Meram’daki tarım arazileri üzerine yapılan kaçak yapıların yıkılmasıyla ilgili süreç Konya kamuoyunu yoğun bir şekilde meşgul edince Meram Belediye Başkanı Mustafa Kavuş, süreci tüm doğrularıyla tek tek anlattı...
Meram Belediye Başkanı Mustafa Kavuş, son dönemde Konya kamuoyunun gündemini yoğun bir şekilde meşgul eden ve bir kısım vatandaşın haklarının gasp edildiğine yönelik iddialar ile birlikte dezenformasyona neden olan konuya düzenlediği basın toplantısı ile açıklık getirdi.
"LEGAL GÖRÜNÜMLÜ İLLEGAL YÖNTEMLERLE ALDATTILAR"
Meram’ın ve Meramlının haklarını sonuna kadar savunacaklarını, bir taraftan hizmet üretmek diğer yandan da yasal ve hukuki çerçevede ilçenin haklarını savunmak için göreve geldiklerini dile getirerek sözlerine başlayan Meram Belediye Başkanı Mustafa Kavuş, “Seçim öncesinde seçmene gittiğimizde de aynı şeyleri söylüyorduk, bugün de aynı yerde duruyoruz. Meselenin özüne indiğimizde son günlerde özellikle sosyal mecraları aktif bir şekilde kullanan bazı kişilerin hiçbir tutar tarafı olmayan, her yönüyle haksız oldukları bir konuda yüksek ses çıkararak hak iddia ettiklerine hepimiz şahit olduk. Bu nedenle de konuyu tüm yönleriyle açıklamak ve kamuoyunu aydınlatmak icap etti. Tarım arazilerini illegal yöntemlerle bölüm legalmiş gibi gösterme çabası içerisinde olanlar, vatandaşımızı mağdur eden azınlığın ta kendileridir. Bunu kuru kuruya söylemiyoruz, tüm detaylarıyla Konya kamuoyunun öğrenmesi için anlatıyoruz. Bunların yaptığı, tarım arazilerini legal görünümlü illegal yöntemlerle bölerek vatandaşı aldatmaktır” dedi.
"5,5 YILDIR BUNUN MÜCADELESİNİ VERİYORUZ"
Kaçak yapılaşmanın Meram’da yoğunlaşmasının tesadüf olmadığına işaret eden Başkan Mustafa Kavuş, “Şehrin ayaklarınızın altında olacağı, temiz havası ve tabiatıyla en güzel yeri Meram’dır. Şimdi soruyorlar, Meram’da kaçak yapılaşma yanlıştı da yanlış yapılırken, tarım arazileri bölünürken neredeydiniz?” diyenler oluyor. Tam da buradaydık. Biz kaçak yapılaşmayla, tarım arazileri üzerine yapılan yapılarla mücadeleyi bugün başlatmadık. Tam 5,5 yıldır bunun mücadelesini veriyoruz” diye konuştu.
"300-500’E ALDILAR, 10 MİLYONA SATTILAR!"
Organize bir şekilde ses yükseltmenin haksızlıkları örtbas edemeyeceğini dile getiren Başkan Kavuş, “300-500 bin TL arasında fiyatlarla aldıkları tarlaları canlı cansız çitlerle bölerek toplamda 10 milyon TL’ye sattılar. Vatandaşı aldattılar, garibanın üzerinden para kazandılar. Mağdur olan gariban olsa da mağdur eden Meram Belediyesi değil, bu yolla haksız kazanç elde edenlerdir. Belediye olarak 5,5 yıldır sürdürdüğümüz mücadele çerçevesinde bunun yanlış olduğunu defalarca anlattık, defalarca ikaz ettik. Yazılı ve görsel basınımız bu konudaki hassasiyetimizi sıklıkla dile getirdi. Yetmedi, kaçak yapıların yapılması en muhtemel olan yerlerde herkesin görebileceği konumlarda billboardlardan daha büyük boyutlarda tabelalar diktik. Yapmayın, etmeyin dedik. Bu bir haksızlık ve buna göz yumamayız diye defalarca ifade ettik” dedi.
"PARSELLER BÖLÜNÜRKEN NEREDEYDİK?"
Tarım arazilerinin imarsız, yapı ruhsatı olmadan, nasıl parsel parsel dağıtıldığını ve tarlaların bulunduğu arazilerin nasıl yapılara boğulduğunu da görsellerle anlatan Başkan Kavuş, “Tüm ikazlarımıza ve bunun yanlış olduğu yönündeki söylemlerimize rağmen yanlıştan dönülmedi. Bir örnekle açıklayacak olursak, 2022 yılında üzerinde tarım yapılan ve yeşil olan tarla, bir sonraki yıl parsel parsel bölünmüş ve kaçak yapılar başlamış. 2024 yılında ise burada tarım yapılabilecek alan kalmamış, her yer kaçak yapıyla dolmuş. Biz bu süreçte de yani parseller bölünürken de buradaydık. Yaptırımlarımızı uygulamaya devam ettik. Tarım arazileri bölünürken biz çitleri yıkıyorduk. 3 milyon metre çit yıkımı gerçekleştirdik. 5000 yeni parsel yapımının da önüne geçtik” ifadelerini kullandı.
ELEKTRİK VE SUYU NASIL ALDILAR?
Tarım arazileri üzerindeki kaçak yapılara sanıldığı gibi elektrik ve su aboneliğinin verilmediğini dile getiren Meram Belediye Başkanı Mustafa Kavuş, “Elektrik ve su bağlantıları da bahsedildiği gibi değil. Yani kaçak yapılara ne KOSKİ su bağlıyor, ne de MEDAŞ ekipleri elektrik sayacı. Bu yapıların yüzde 70’inde su ve elektrik aboneli yok. Yüzde 30’luk diliminde var, onlar da yapı kayıt belgesini alanlar. Bu yüzde 30’luk dilimden ara sayaçlarla su ve elektrik çektiklerini tespit ettik” dedi.
"İMAR BARIŞI SÜRECİNİ DE KÖTÜYE KULLANDILAR"
Başkan Mustafa Kavuş, 31 Aralık 2017 tarihinden önceki yapılar için Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı tarafından, vatandaş beyanını esas kabul ederek yapı kayıt belgesi verildiğini söyledi. Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı’nın başlattığı İmar Barışı sürecinin de kötüye kullanıldığını ve yapı kayıt belgesi alanların büyük bir bölümünün yanlış beyanlarla bu süreci kendi lehlerine kullanmaya çalıştığını ifade eden Başkan Mustafa Kavuş, “Kaçak yapılar içerisinde yüzde 30’luk dilim yapı kayıt belgesini alanlar. Bakanlık 31 Aralık 2017 tarihini milat kabul edip bu tarihten önce yapılan yapılar için imar barışı süreci başlatmıştı. Bir kısım art niyetli vatandaş da 31 Aralık 2017 tarihinden önce yapılaşma olmamasına rağmen yaptım diyerek yalan beyanda bulundu. Vatandaşın beyanını esas alan devlet, yapı kayıt belgesini verdi. İncelediğimiz bu belgeyi alanların birçoğunun 31 Aralık 2017 sonrasında yapılaşmaya gittiğini gördük. Şimdi bunlarla ilgili de süreç devam ediyor” dedi.
“ELLERİNDEKİ YAPI KAYIT BELGESİNİN GEÇERLİLİĞİ BAKANLIK TARAFINDAN İPTAL EDİLDİ”
Kavuş, “Bu belgeyi alanların beyanlarındaki yapıya bu tarihten yani 2018’den önce mi, yoksa daha sonra mı başladıklarını incelediler. İnşaata bu tarihten sonra başlayanların belgeleri bakanlık tarafından iptal edilerek elektrik ve su bağlantılarının kesilmesinin yanında bize de bu yapıların yıkılması talimatını gönderdiler. Yıkılmazsa bakanlık kendisi yıkıyor ve yıkım ücretinin iki katını bizlerden talep ediyorlar. Bunda bizim kabahatimiz yok. Devletin iyi niyeti suistimal edilmiş görünüyor. İşte itirazların çoğunluğunu, bu tarihten sonra inşaata başlayanlar yapıyor. Kanuni gerekçe olmadan itiraz ediyorlar. Kanuna aykırı hareket ediyormuşuz gibi algı oluşturuyorlar, halbuki kanunlara aykırı olan onların yaptığı işlemlerdir. 2018 öncesi yapı kayıt belgesi olan ve beyanları doğru olan insanlarımızla ilgili herhangi bir işlem yapmıyoruz. Yapısı 2018 yılı öncesinde yapıldığı belgelenmiş ve Yapı Kayıt Belgesi de iptal edilmemiş yapıları da yıkmıyoruz. Bu art niyetli grup kendi menfaatleri uğruna bu durumdaki vatandaşlarımızı da yanlarına çekebilmek için bizim bu yapıları da yıktığımızı söyleyerek insanları tedirgin etmeye çalışıyorlar. Burada da kanunlar çerçevesinde hareket ediyoruz. Belediye, kanunla belirlenmiş haklar için işlem yapmaz.” ifadelerini kullandı.
"DEVLET 'YIK' TALİMATI VERDİ"
Devlette işlerin kayıtsız, basit usullerle, sıradan, ben yaptım oldu mantığıyla yürüyemeyeceğini, her şeyin ilgili kanunlar, nizam ve yönetmelikler çerçevesinde yapıldığını vurgulayan Başkan Kavuş, “Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı’ndan belediyemize konuyla ilgili yıkım talimatı geldi. Bu bizim için bir emirdi. Devletin yap dediğini yapmazsak o zaman biz suç işlemiş oluyoruz. Devlet, tarım arazilerinin kontrolü ve kaçak yapılaşma ile ilgili konularda belediyeleri daha aktif kullanır. Çünkü bu işler için gerekli altyapı belediyelerdedir. Biz de bize verilen sorumluluğu ve yükümlülüğü yerine getirmeye çalışıyoruz” diye konuştu.
"SIRA SİZE DE GELECEK DİYE ÖRGÜTLEDİLER"
Belediyenin, uygun zeminde, uygun koşullarda, kanunlara ve nizama uygun olarak yapılan hiçbir yapıyı yıkmak gibi bir durumunun söz konusu olamayacağını ifade eden Kavuş, “Tarım arazilerini parselleyip vatandaşa satarak fahiş kazançlar elde eden bir kısım emlakçılar, tezgahları bozulunca bu kez daha çok ses çıkarmak için doğru beyanlarla yapı kayıt belgesi alanları da örgütlemeye çalıştığını gördük. Açık ve net bir şekilde ifade ediyorum, doğru beyanlarla yapı kayıt belgesi alanların yapılarında yıkım yok. Böyle bir şey olamaz” dedi.
"NASIL YIKIYORUZ?"
Kaçak yapıların yıkımına ilişkin sürecin nasıl işlediğiyle ilgili de bilgi veren Meram Belediye Başkanı Mustafa Kavuş, “Biz kafamıza göre yıkım ekibi göndermiyoruz. Şimdilerde muhatap alınmadıklarını söyleyenler oluyor. Tek tek hepsini çağırdık. Tebligatlar göndererek belediyeye davet ettik. Çağrı pusulası ile durumu anlattık. Daha inşaat halindeyken yıktık ki daha çok para harcayıp daha çok zarara uğramasınlar. Durdurulmasını istedik. Bizim derdiğimiz her geçen gün çığ gibi büyüyen ve bir kangren halini alan bu illegal organizasyonun bir an önce bitmesi ve köklü bir tedavinin uygulanmasıdır” şeklinde konuştu.
"KAPI NUMARASI NEDEN VERİLDİ?"
Yaptıkları işin yanlış olduğunu bile bile yanlışın üstüne ısrarla gidenlerin tutunacak bir dal aradığını ve bu kez de ‘Yapılara neden kapı numarası verildi?’ sorusuyla yeni bir çıkış yolu aradığını söyleyen Başkan Mustafa Kavuş, “Kapı numarasının verilmiş olması demek, ilgili yapının uygunluk belgesi aldığı demek değildir. Bunu aslında onlar da çok iyi biliyor. Devlet, yapılan bütün yapılara kapı numarası vermek zorundadır. Bu, hem güvenlik açısından zorunludur. Hem de istatistiki verileri doğru tespit etmek adına gereklidir. Dolayısıyla kapı numarası da verilebilmektedir” diyerek konuya açıklık getirdi.
"MERAM DAĞ EVLERİ MESELESİ DE SANILDIĞI GİBİ DEĞİL"
Meram Belediyesi tarafından yapılan Dağ Evleri Projesi’ni örnek göstererek yaptıkları işi legalmiş gibi göstermeye çalışan ya da Meram Belediyesi’nin de tarım arazilerini gasp ettiğini iddia eden bakış açısıyla ilgili de konuşan Başkan Kavuş, meselenin gerçek yüzünü ise şu şekilde anlattı: “Bahsedilen kooperatifin bulunduğu arazi, 1998 yılında dönemin Meram Belediye Başkanı Mustafa Özkan tarafından imara açılmış. Burası imar öncesinde de tarım arazisi değildi. Biz, burayı değerlendirelim istedik. Çok da güzel bir kaynak çıktı. Buradan kazandığımız parayla da belediyeye kaynak üretmiş olduk. Bu kaynağı 69 mahallemizde hizmet vermek için kullandık. Yani oluşturmak istenen bu algının da aslı astarı yok” ifadelerini kullandı.
"DURMAYACAĞIZ, YIKMAYA DEVAM EDECEĞİZ!"
Amaçlarının 350 bin Meramlının haklarını korumak olduğunu vurgu yapan Başkan Mustafa Kavuş, “Ne yaparlarsa yapsınlar sonuç değişmeyecek. Gerek arazide, gerekse hukuk önünde mücadelemiz, tavizsiz bir şekilde devam edecek. 350 bin Meramlının hakkını gasp ettirmeyiz, ettirmeyeceğiz. İşgal edilen ne kadar tarım arazisi varsa hepsine sıra gelecek. Yıkmaya devam edeceğiz. Açık açık söylüyorum bunu. Gelin biz yıkmadan kendiniz yıkın” diyerek kararlı duruşlarının devam edeceğine işaret etti.