1 milyar liralık fon büyüklüğüne sahip Yenilikçi ve İleri Teknolojiler Fonu nun ilk yatırımı gerçekleşti

1 milyar liralık fon büyüklüğüne sahip Yenilikçi ve İleri Teknolojiler Fonu’nun ilk yatırımı gerçekleşti
Savunma Sanayii Başkanlığı (SSB) öncülüğünde kurulan Yenilikçi ve İleri Teknolojiler Girişim Sermayesi Yatırım Fonu, ilk yatırımını BEAM Teknoloji’ye yaptı. Fonun orta vadede 1 milyar lira büyüklüğe ulaşması bekleniyor. SSB öncülüğünde, 2021 yılında kurulan Yenilikçi ve İleri Teknolojiler Girişim Sermayesi Yatırım Fonu ile savunma sanayiinin dışa bağımlılığını azaltmak kadar, özellikle sivil alanda da kullanılabilecek yenilikçi teknolojilere destek olmak hedefleniyor. SSTEK haricinde Türkiye Kalkınma ve Yatırım Bankası, Vakıf Katılım ve Ziraat Katılım gibi yatırımcıları da bulunan fonun yatırımlarını hızlandırması ve orta vadede 1 milyar lira fon büyüklüğüne ulaşması bekleniyor. Cumhurbaşkanlığı Savunma Sanayii Başkanlığı (SSB) tarafından, savunma sanayiinin dışa bağımlılığını azaltmak ve yenilikçi teknolojiler ile girişimcilere destek olmak amacıyla başlatılan Yenilikçi ve İleri Teknolojiler Girişim Sermayesi Yatırım Fonu’nun ilk yatırımı Beam Teknoloji’ye yapıldı. Gerçekleşen ilk yatırıma ilişkin Ankara’da düzenlenen imza törenine SSB Başkanı İsmail Demir’in yanı sıra SSTEK Genel Müdürü Ahmet Çağrı Özer, Beam Teknoloji Genel Müdürü Mehmet Çakır, Kalkınma Girişim Sermayesi Portföy Yönetimi Genel Müdürü Elif Altuğ, Türkiye Kalkınma ve Yatırım Bankası Genel Müdürü İbrahim Halil Öztop, Vakıf Katılım Bankası Genel Müdürü Osman Çelik, Ziraat Katılım Bankası Bölüm Başkanı Emre Birgen ile savunma sektörü temsilcileri katıldı. SSB Başkanı İsmail Demir burada yaptığı konuşmasında, Türkiye’de son yıllarda en çok konuşulan konulardan birinin savunma sanayii ve onun gelişimi olduğunu belirterek, “Tabii ülkemizde yapılan bu çalışmaların, ticari alanda kullanılmasında da çoklu uygulamaların hayata geçirilmesi üzerinde çalışmanın kıymeti çok açıktır. Teknoloji çok farklı boyutlara sahip. Bu sebeple iş birliğini, ortak çalışmayı gerekli kılıyor. Bu tür platformların bir yandan ürünlerin tanıtılmasında ve pazarlanmasında katkı bulunurken, diğer yandan başka iş birliği zeminlerinin oluşmasına vesile oluyor” diye konuştu. Türkiye’nin artık teknoloji ithal eden değil, teknolojiyi ihraç eden bir ülke konumuna doğru emin adımlarla yürüdüğünü savunan Demir, “Teknoloji üretmek, sürekli teknoloji yarışında durmadan yenilikler yapmak aslında olmazsa olmazlardan bir konudur. Elde edilen başarılarda devlet şirketlerimizden vakıf şirketlerimize, özel şirketlerimizden TEKNOPARK’larımıza kadar birçok paydaşımız var. Tabii bu işleri yaparken en büyük desteğimiz Cumhurbaşkanımızın ortaya koyduğu liderlik ve vizyon. Bu destekle beraber emin adımlarla yürümenin geleceğe doğru çok daha güzel sonuçlar doğuracağını bekliyoruz” dedi. Türkiye Yüzyılı kavramında lokomotif konulardan birinin savunma sanayii olacağının altını çizen Demir, şu ifadeleri kullandı: “Bu işleri yaparken çeşitli yatırımlar, sözleşmeler hayata geçiyor. Biz SSTEK’i kurduğumuzda yüzde 100 savunma sanayii başkanlığı şirketi olarak kurduk. Ülkemiz için kritik teknoloji alanlarında ortaya çıkan şirketlere ortak olmak, gerekirse o alanda boşluk varsa şirketi kendimizin kurması ama nihai hedef olarak da devlet olarak bu şirketlerin için asla çoğunluk hissede bulunmak istemedik. Hisselerimizi gerektiği zaman iyice azaltarak özel sektörün girmesini ve bu dinamizmle şirketlerimizi geleceğe taşımasını hep bekledik. Bunu yaparken de SSTEK aslında bir fon değil ama fon gibi görev görmesini sağladı. Onu ‘o zaman fon yapalım’ dedik. SSTEK, Vakıf Katılım, Ziraat Katılım ve Türkiye Kalkınma Yatırım Bankası’nın kapısını çaldı. Çok olumlu yaklaştı arkadaşlarımı. Zaten gerek bankalarımız gerek katılım bankacılığı, savunma sanayii söz konusu olduğunda her türlü desteği her ortamda verdi. Şirketlerimiz, onların kapısını çaldığında da destekleri verdiklerine çok yakından şahit olduk. Bu katılımcılarımızla beraber fonumuzu kurduk.” Açılış konuşmalarının ardından söz konusu iş birliği için Demir, Özer, Çakır, Altuğ, Öztop, Çelik ve Birgen protokole imza attı. İmza töreni, katılımcılarla hatıra fotoğrafı çektirilmesinin ardından sona erdi.