6 bin yıllık tarihe ışık tutan kazı
6 bin yıllık tarihe ışık tutan kazı
Samsun’un Bafra ilçesi İkiztepe Höyüğü’nde 1974 yılından bu yana devam eden kazılar ile 6 bin yıllık tarihe ışık tutuluyor.
15 bine yakın arkeolojik buluntunun ortaya çıkarıldığı İkiztepe Höyüğü’ndeki kazılarla ilgili bilgi veren Kazı Başkanı İstanbul Üniversitesi Arkeoloji Bölümü Öğretim Üyesi Doç. Dr. Aslıhan Beyazıt, 1974 yılından bu yana İkiztepe’de kazı çalışmalarının yapıldığını hatırlattı. Bölgede 700’den fazla mezar alanı bulunduğuna dikkat çeken Beyazıt, İkiztepe’nin Türkiye’nin en uzun kazılarından biri olduğunu aktardı. Kendisinin kazı başkanlığında 2021 yılından bu yana kazılar yapıldığını belirten Beyazıt, öğrencilik döneminde ilk kazı yaptığı yerlerden biri olması sebebiyle İkiztepe’nin kendisi için çok özel olduğunu ifade etti.
“Bulduğumuz kalıntılardan anlıyoruz ki burada çok büyük yangınlar yaşanmış”
Karadeniz’in en eski dönem kazısı olması sebebiyle büyük önem taşıdığını aktaran Beyazıt, kendisinin önderliğinde ekibinin kazıların üçüncü dönemini gerçekleştirdiğini vurguladı. İkiztepe’de geleneksel ahşap mimarinin kullanıldığını anlatan Beyazıt, “Bulduğumuz kalıntılardan anlıyoruz ki burada çok büyük yangınlar yaşanmış. İkiztepe 4 tepeden oluşuyor. 4 tepe de çağdaş dönemlerde yerleşmelere sahne olmuş. Bu tepenin en önemli özelliği hem mezarlık alanı hem de yerleşim alanı olarak kullanılmış. Üst katmanlarda mezarlıklar bulunurken alt tabakalarda yaşam alanı kalıntıları bulunması nadir bir olay” dedi.
4 mezar yeri daha bulundu
Son yapılan kazılarda 4 mezar yeri daha bulduklarını açıklayan Beyazıt, “Bu mezarların molozların kazılarak içine yerleştirildiğini anlıyoruz. Eski çağlarda çeşitli ölü gömme gelenekleri var. Anadolu’da farklı ölü gömme gelenekleriyle karşılaşıyoruz. İkiztepe’de ise Anadolu’da karşılaştığımız bacaklar karna çekik ana rahmi şeklinde gömülme geleneklerinden farklı olarak düz sırt üstü ölülerin gömüldüğünü görüyoruz. Kollar bacakların yanlarına uzatılmış bir gömü biçimi var. İkiztepe’deki mezarların özelliği yanında bir takım eşyalarla gömülmesi. Bu tabii ki sonraki yaşam inancıyla da ilgili. İnanç sistemleriyle ilgili de çok şey görüyoruz” diye konuştu.
İkiztepe’de tarımdan çok hayvancılık yapılıyordu
İkiztepe’nin o dönem daha sık ormanlarla kaplı olabileceğini ifade eden Beyazıt, bulunan hayvan kemiklerine baktıklarında daha çok hayvancılıkla ilgilenen toplumların yaşadığını ve Kızılırmak’a kıyı olan bir yerleşim olması sebebiyle su ürünlerinin de çokça tüketildiğini çıkan kemiklerden ve midye gibi deniz ürünü kabuklarından anladıklarını ifade etti. Kuş kemiklerine çok fazla rastladıklarını bildiren Beyazıt, geyik domuz, keçi ve koyun kemiklerine de sıklıkla rastladıklarını belirtti. Kazı Başkanı Beyazıt, bu kalıntıların insanların daha çok hayvansal gıdalarla beslendiğini gösterdiğinin altını çizdi.
2024’te paleoiklim çalışmaları yapılacak
Arkeoloji biliminin diğer bilim alanlarıyla birlikte çalışması gerektiğini söyleyen Beyazıt, önümüzdeki yıl içinde peleoiklim çalışmaları yapılmasının planlandığını, bunun içinde karot örnekleri alınacağını, bu sayede o dönemin iklim koşullarına daha iyi ışık tutulacağını vurguladı.
Geçmiş yıllarda kafatası ameliyatlı iskeletler çıkarıldı
Daha önceki yıllarda yapılan kazı çalışmalarında bilinçli olarak kafatası ameliyatı geçirmiş iskeletlere rastlandığını kaydeden Beyazıt, bu iskeletlerde yapılan araştırmalarda ameliyat yapılan iskeletler üzerinde yapılan araştırmalarda; bazılarının uzun yıllar yaşadıkları, bazılarının ise tümör tarzı farklı hastalıklardan hayatını kaybettiğini, bazılarının da hemen öldüğü bilgilerine ulaştıklarını söyledi.
İkiztepe Mahallesi Muhtarı Necati Coşkun yaptığı açıklamada gençlik dönemlerinden bu yana kazı alanında çalıştığını ve her gelen kazı başkanına da ellerinden gelen yardımı yapmaya gayret ettiğini söyledi.