Asrın felaketi Kayseri’yi 8 santimetre batıya kaydırdı

Asrın felaketi Kayseri’yi 8 santimetre batıya kaydırdı
Jeoloji Mühendisi Adnan Evsen, 6 Şubat’ta meydana gelen Kahramanmaraş merkezli depremlerin ardından Kayseri’nin 8 santimetre batı ve 3 santimetre yukarı doğru kaydığını söyleyerek, “Kayma, sınırlar açısından hukuki sorunlara yol açacaktır” dedi. Depremlerin ardından Türkiye’de 3 ile 9 metre arasında yer değiştirmenin meydana geldiğini söyleyen Adnan Evsen, “6 Şubat depremlerinden sonra Türkiye’deki fay hatları bir kez daha gündeme geldi. Türkiye’de önemli birkaç tane fay hatlarından bir tanesi Kuzey Anadolu Fayı ve bu fay yaklaşık bin 600 kilometre uzunluğunda ve sağ yönlü bir fay. Bununla birlikte Doğu Anadolu Fayı söz konusu, ki 6 Şubat depremleri de bu fay üzerinde meydana gelmişti. Doğu Anadolu Fay Zonu da sol yönlü bir fay. Yani birisi sağ, birisi de sol yönlü. Bunların sağ ya da sol yönlü olmasının da hiçbir esprisi, anlamı yok. Sadece hareket yönlerinin sağ ya da sola meyilli olduğunu göstermek amacıyla kullanılan bir terimdir. 6 Şubat tarihinden sonra Doğu Anadolu Fay Zonu üzerinde meydana gelen yer değiştirmenin yaklaşık 3 ile 9 metre arasında olduğu yüzey kırıklarından net bir şekilde anlaşılıyor. Ancak bunların hassas GPS ile yapılan ölçümlerine göre 4 metre 60 santimetreden 2 santimetreye kadar değiştiği hassas bir şekilde belirlenmiştir. GPS ölçüm cihazlarına göre en büyük değişiklik Ekinözü merkezinde meydana gelmiştir 4 metre 60 santimetre ile” dedi. Evsen, Kayseri’de de 8 santimetre batı ve 3 santimetre yukarı yönlü bir hareket olduğunu söyleyerek, “Kayseri’de de yaklaşık 8 santimetre batı yönlü, 3 santimetre de yükseklik olmak üzere bir hareket söz konusudur. Bu hareketlerin zaten Kayseri’deki ve diğer fayların Türkiye’nin batıya doğru seyri ile ilgili bir uyumluluk söz konusu olup, jeolojik açıdan beklenen bir sonuçtur. Ancak burada hukuki açıdan problemler çıkar. 4 metre 60 santimetre sola doğru meyleden bir bina, bir tarla ya da bir gayri mülk söz konusudur. Burada vatandaşların arazilerinin birbirine karışması söz konusudur. Bunların ayıklanması gerekmektedir. Hukuki açıdan ve diğer açılardan bunların incelenip vatandaşların herhangi bir hak kaybı ya da mağduriyete uğramaması yönünde çalışmaların yapılması gerekir. Söylediğim gibi jeolojik açıdan Türkiye genelinde uyumlu bir hadise söz konusudur” ifadelerini kullandı.