“Bağımlılığın sanal hâli FoMO ve karşıtı JoMO’yu anlamak pazarlamada olumlu sonuçlar veriyor”

“Bağımlılığın sanal hâli FoMO ve karşıtı JoMO’yu anlamak pazarlamada olumlu sonuçlar veriyor”
Sosyal medya kullanımı gün geçtikçe artan, hayatı yöneten bir faktör hâline gelmeye başladı. Hâl böyle olunca da, FoMO ve JoMO gibi yeni kavramlar ortaya çıktı. Sosyal medya bağımlılığını pazarlama açısından değerlendiren Dr. Öğr. Üyesi Çağla Tuğberk Arıker, etik tartışmalar konunun başka bir boyutunu oluştursa da, markaların sosyal medya pazarlama stratejilerini oluşturup uygularken FoMO ve JoMO olgularını dikkate alarak olumlu sonuçlar alabileceklerini belirtti. Günümüz dünyasında bireyler, zamanlarının çoğunu sosyal ağlarda bilgi paylaşarak, popüler konuları takip ederek, kendi “durumlarını” güncelleyerek ve arkadaşlarınınkilerle etkileşimde bulunarak geçiriyor. Markalar tarafından da sosyal medya yoğun olarak kullanılıyor. Ürün, promosyon ve etkinlikleri ile gerçek zamanlı mesajlar paylaşan markalar; müşterileriyle etkileşim içerisinde olma avantajına sahip oluyorlar. Sosyal medyanın hayatımızda bu kadar yer edinmesi; neler olup bittiğinin her an farkında olunması sonucunda, FoMO ve JoMO gibi yeni kavramların ortaya çıktığını belirten İstanbul Gelişim Üniversitesi (İGÜ) İktisadi, İdari ve Sosyal Bilimler Fakültesi İşletme (İngilizce) Bölümü’nden Dr. Öğr. Üyesi Çağla Tuğberk Arıker, “İnternet kullanımı istatistiklerine baktığımızda, FoMO’yu anlamanın ve markanın online varlığını geliştirmenin, pazarlama yöneticileri için büyük öneme sahip olduğunu söyleyebiliriz.” dedi. “Türk internet kullanıcıları ortalama olarak günde 7 saat 24 dakika internet kullanıyor” Türkçe karşılığı “Gelişmeleri Kaçırma Korkusu” olarak ifade edilen FoMO (Fear of Missing Out), kişinin yokluğunda diğerlerinin olumlu deneyimler yaşayabileceğine dair yaygın endişe hissetmesi ve bu nedenle sürekli olarak diğer insanların neler yaptığıyla bağlantıda kalma isteği olarak tanımlanıyor. Günümüzde cep telefonlarına ve sosyal medyaya bağımlılığın genellikle FoMO ile ilişkilendirilebileceğini belirten Dr. Öğr. Üyesi Çağla Tuğberk Arıker, FoMO’nun pazarlamayla ilişkisini “İnternet kullanımı istatistiklerine baktığımızda, FoMO’nun pazarlama yöneticileri için neden önemli olduğunu anlayabiliriz. We Are Social ve Meltwater tarafından yapılan araştırmanın sonuçları, Türk internet kullanıcılarının ortalama olarak günde 7 saat 24 dakika internet kullandığını, bunun içindeki mobil internetin payının ise 4 saat 26 dakika olduğunu gösteriyor. FoMO, güçlü bir trend takip isteğiyle ilişkilendirildiği için tüketici davranışlarını etkileyebiliyor. Bu nedenle, pazarlama yöneticileri; influencer iş birlikleri, viral pazarlama ve anlık promosyon teklifleri gibi stratejiler kullanabilir. Ayrıca FoMO, bireyin deneyimlerini paylaşma arzusu getirdiğinden kullanıcıların içerik geliştirmesini teşvik etmek de etkili olabilir.” şeklinde ifade etti. JoMO tipi tüketiciler için bilinçli tüketim stratejileri uygulanabilir FoMO’nun bireyin yaşamına getirdiği olumsuzluklara tepki olarak doğan diğer kavramın ise JoMO (Joy of Missing Out) olduğunu ifade eden Arıker, “JoMO diğer insanlardan veya sosyal taleplerden uzaklaşmanın keyfini yaşama olarak tanımlanabilir. Bilinçli tüketim ile yakından ilişkilidir. Dolayısıyla pazarlama yöneticileri, özellikle JoMO tipi tüketicileri hedeflemeleri durumunda; bilinçli tüketim, minimalizm ve kişisel gelişimi destekleyen değer odaklı pazarlama stratejilerini uygulayabilirler” dedi.