Geçmişten gelen tarihi doku, Olgunlaşma Enstitüsü ile gelecek nesillere aktarılacak
Geçmişten gelen tarihi doku, Olgunlaşma Enstitüsü ile gelecek nesillere aktarılacak
Milli Eğitim Bakanlığı tarafından gerekli onay süreci tamamlanan Edirne Olgunlaşma Enstitüsü, araştırma-geliştirme çalışmalarına başladı. Tarihsel süreçte kaybolmuş ve unutulmaya yüz tutmuş sanatsal yapılar, Edirne Olgunlaşma Enstitüsünde gün yüzüne çıkacak.
Millî Eğitim Bakanı Mahmut Özer’in Hayat Boyu Öğrenme Haftası’nda 5 yeni olgunlaşma enstitüsünün birisinin Edirne’de açılacağının müjdesini vermesinin ardından, Edirne Olgunlaşma Enstitüsünün faaliyet ve yapılanması ile ilgili Edirne Valisi H. Kürşat Kırbıyık başkanlığında toplantı yapılmıştı. Edirne’nin geleneksel değerlerini ve unutulmaya yüz tutmuş sanatları geleceğe taşımada köprü vazifesi görecek olan Edirne Olgunlaşma Enstitüsünde çalışmalar başladı. Olgunlaşma Enstitüsü ile geçmişten gelen tarihi doku ve kültürel değerler gelecek nesillere aktarılacak. Olgunlaşma Enstitüsünde kurulan atölyelerde 20 usta öğretici tarafından geçmişten gelen geleneksel motiflerle hazırlanan giyimden takıya, aksesuardan Osmanlı mutfağına kadar birçok el emeği ürün geleceğe taşınacak.
"20 usta öğretici ile çalışmalara başladık"
Türkiye’de sayılı enstitülerden birisi olmanın gururunu yaşadıklarını söyleyen Edirne Olgunlaşma Enstitüsü Kurucu Müdürü Hakan Çiçek, 3 öğretmen ve 20 usta öğretici ile çalışmalara başladıklarını belirtti. Hafta başı itibarıyla çalışmalara başladıklarını vurgulayan Çiçek, ilk olarak Edirne’ye ait kültürel zenginlikleri araştırmak için var olan tüm mekanların ziyaretini yaptıklarını ve daha sonra ise kente ait eserleri araştırıp kayıt altına alacaklarını belirtti. İlerleyen zamanlarda usta öğreticilerle birlikte var olan kültürel zenginliği yeniden tasarım ve üretimlerle tanıtarak gelecek kuşaklara aktarmak istediklerini söyleyen Çiçek, "Olgunlaşma Enstitülerinin slogan bir cümlesi bulunuyor. Bizler Türk kadınının gerçekleştirdiği bu eserlerin sandıklarda gizli kalmasını istemiyoruz. Gelecek kuşaklara aktarmak ve onlarla tanıştırmak istiyoruz" dedi.
Olgunlaşma Enstitülerinin amacının geçmişi günümüze uyarlamak ve kaybolmaya yüz tutmuş eserleri gün yüzüne çıkarmak olduğunu söyleyen ve görsel sanatlar alanında çizim yapan 23 yaşındaki İrem Koçan, Edirne’ye özgü geçmiş eserlerle ilgili çalışma yapacağını belirtti.
"Büyük bir heyecanla başladık"
Üniversitede aldığı eğitim sonrası Edirnekariye yönelen ve bu alanda çalışmalar yapan usta öğretici Buse Kaçar, Edirne’de Olgunlaşma Enstitüsü açılacağını duyduğunu ve başvuru yaptığını söyledi. Olgunlaşma Enstitülerinin bir ili ayakta tutan ve geçmişten günümüze tarihi yansıtan kurumlardan birisi olduğuna değinen Kaçar, büyük bir heyecanla başladıklarını ve hazırladıkları projeler sonrasında uygulamaya geçeceklerini ifade etti.
"Saraciyeyi Olgunlaşma Enstitüsünde canlandıracağız"
Olgunlaşma Enstitüsünde saraciye alanında görev alan usta öğretici Heves Kayın, saraciyenin Osmanlı döneminden beri var olan bir zanaat olduğunu ve bu zanaatı Olgunlaşma Enstitüsünde canlandırmaya çalışacaklarını aktardı. Saha çalışmaları yaparak geleneksel motifleri deri ürünler üzerinden uygulayacaklarını belirten Kayın, Selimiye ve Muradiye Camii’nde yer alan bazı motifleri deri üzerinde deneyeceklerini söyledi.
Geleneksel Türk El Sanatları alanında tezhip sanatı ile uğraşan usta öğretici Arzu Pehlivan, Olgunlaşma Enstitüsünde Edirne’deki sanat eserlerini gün yüzüne çıkarıp gelecek nesillere ulaştırmayı hedeflediklerini dile getirdi.
20 senedir çini sanatı ile uğraşan Nezire Tuna, Olgunlaşma Enstitüsünün kendileri için büyük bir şans olduğunu söyledi.
Yönetim binası Tarihi Kaleiçi’nde bulunan Edirne Olgunlaşma Enstitüsünün üretimleri ise Devecihan Kültür Merkezinde gerçekleştirilecek. Devecihan Kültür Merkezindeki üretim kısmında yiyecek-içecek, çini, seramik, deri-saraciye, dekoratif el sanatları, Edirnekari ve geleneksel Türk el sanatları atölyesi bulunuyor.