Giresun’da teröre ve İsrail soykırımına karşı hekimlerden sessiz yürüyüş
Giresun’da teröre ve İsrail soykırımına karşı hekimlerden sessiz yürüyüş
Giresun’da hekimler ve sağlık çalışanları terör, soykırım ve işgale karşı sessiz yürüyüş gerçekleştirdi.
Gazi Caddesi’nde toplanan hekimler ve sağlık çalışanları, gerçekleştirdikleri ‘Sessiz Yürüyüş’ eylemiyle, yaşanan terör olaylarını ve İsrail’in Filistin’de sürdürdüğü soykırım ve işgali protesto etti.
Yürüyüşlerine Debboy mevkiinde başlayan sağlık çalışanları, Gazi Caddesi boyunca sessiz şekilde gerçekleştirdikleri yürüyüşlerini Atatürk Meydanı’nda yapılan basın açıklaması ve hayatını kaybeden şehitlerimiz ile sağlık çalışanları için edilen dualarla tamamladı.
Vatandaşlarında yoğun bir katılım ve destek gösterdiği eylemde, hekimler ve sağlık çalışanları adına Giresun Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nden Dr. Abdülkadir Can bir açıklama yaptı. "Terör devletinin Filistin topraklarında işlediği suçlar büyüyerek devam ediyor" diyen Can, "Terörist İsrail; yalnızca Filistin halkına karşı değil, bütün insanlığa karşı, sadece Filistinli çocuklara değil, bütün çocuklara karşı suçludur. Nasıl ki hiçbir suç cezasız kalmaz, İsrail için de ceza günü hızla yaklaşmaktadır ve yaptıkları cezasız kalmayacaktır. Gazze’de masum çocukların başlarına bomba yağdıran zulmün arkasında kim varsa, ülkemizdeki terör eylemlerini yapan da aynı zihniyettir. Bugün biz hekimler ve sağlık çalışanları olarak, ülkemizdeki terör saldırıları ve İsrail’in Gazze’de yaptığı soykırım ve işgale karşı yürüyüşümüzün 8. haftasındayız. Hain terör saldırısında canlarını feda eden, ebediyete uğurladığımız şehitlerimizi rahmetle anıyoruz. Gazze halkı ise tam 91 gündür uçak ve bomba seslerine, yıkıma ve katliama karşı direniyor. Uyku, can güvenliği ve düzenli beslenme gibi insanın temel ihtiyaçlarından hiçbirine sahip olmadıkları 91 koskoca gün. Sağlık hizmetlerine ulaşım gibi bizim için paha biçilemez bir hak, oradaki insanlar için adeta ölümden önceki son durak. Bütün bunlara, İsrail tarafından uygulanan teröre rağmen korkmayan ve yılmayan Gazze halkını, tutuklansalar da öldürülseler de görevleri başından bir an ayrılmayan Gazzeli sağlık çalışanlarını selamlıyoruz. Biliyoruz ki; onlar kan görmeye, aralıksız çalışmaya, uykusuz kalmaya alışıktır. Ancak hastalarına yardım edememeye, onları çaresizce ölüme bırakmaya asla alışık değillerdir" dedi.
"Görev almaya hazırız"
Gazzeli sağlık çalışanları ile birlikte çalışmaya ve orada kurulacak hastane ve sağlık tesislerinde görev almaya hazır olduklarını belirten Can, "Buradan devletimize ve uluslararası yardım kuruluşlarına sesleniyoruz. Biz, Gazzeli sağlık çalışanlarıyla birlikte çalışmaya, oralarda kurulacak olan hastane ve sağlık tesislerinde görev almaya hazırız. Bununla birlikte, İsrail tarafından tutuklanan ve türlü işkencelere maruz bırakılan 54’ten fazla hekimin özgürlüklerine güvenli bir şekilde kavuşmaları için ve yıkılan hastanelerin yeniden yapılması, güvenli bir şekilde işlev gösterebilmesi için gereken bütün çalışmaların yapılmasını talep ediyoruz. Tutuklanan hekimlerin ve yıkılan hastanelerin isimlerini basın kuruluşlarıyla paylaştık ve süreci takip ediyoruz. Meslektaşlarımız özgür, hastanelerimiz güvenli olana kadar durmayacağız. Sessiz yürüyüşümüz 8 haftadır Türkiye’nin her bölgesinden 40’tan fazla ilde insanlığı yaşatmaya çalışan sağlık çalışanlarının katkısıyla devam ediyor. Biz her hafta, beyaz önlüklerimizle sessizce yürüyerek bağırıyoruz. Hiçbir katilin ve hiçbir teröristin yaptığı yanına kalmadığı gibi senin de yaptıkların yanına kalmayacak İsrail. Sen kaybedeceksin ve sen, kaybetmeye mahkumsun. Her kıştan sonra bir bahar, her geceden sonra bir sabah olduğu gibi, insanlığın dahi bir sabahı, bir baharı olacak inşallah. İnsanlık kazanacak, Filistin halkı kazanacak, beyaz önlüklerini soykırıma karşı duvar olarak örenler kazanacak, yıktığın hastanelerin içinde bütün insanlığın hayatını kurtarmaya devam eden Gazzeli meslektaşlarımız kazanacak. İnsanlık dışı bütün eylemlerden kurtulmak için, verdiğimiz mücadeleyi sonuna kadar sürdüreceğiz. Bu minvalde tüm hekimleri, sağlık çalışanlarını ve bütün vicdan sahibi insanları harekete geçmeye, bu onurlu yürüyüşte yer alarak zulme karşı durmak adına Sessiz Yürüyüş kervanımızda ses olmaya davet ediyoruz. Bu duruma alışmayacağız. Bu durumu kabul etmeyeceğiz. Normalleştirmeyeceğiz. Unutmadık, unutturmayacağız. Sabırla ve azimle zulme karşı dik duranlardan olacağız" ifadelerini kullandı.