İstiklal Caddesi bombacısı Ahlam Albashir’e 7 kez ağırlaştırılmış müebbet ile 3 bin 9 yıla kadar hapis talebi
İstiklal Caddesi bombacısı Ahlam Albashir’e 7 kez ağırlaştırılmış müebbet ile 3 bin 9 yıla kadar hapis talebi
İstiklal Caddesi’nde meydana gelen bombalı terör saldırısına ilişkin aralarında bombayı bırakan Ahlam Albashır’in de bulunduğu 36 sanığın yargılandığı davada mütalaa açıklandı. Savcılık, Albashir’in 7 kez ağırlaştırılmış müebbet ile 3 bin 9 yıla kadar hapis cezasına çarptırılmasını talep etti. Savunma yapan Albashir, ‘’Vefat eden insanlardan dolayı geceleri uyuyamıyorum. Ben yetimim, kimsenin yetim olmasını istemezdim. İdam verseniz de itiraz etmeyeceğim. Bunu affedilmek için demiyorum’’ dedi. Bunun üzerine duruşma Savcısı, ‘’Yetim bıraktığı çocukların günahı boynuna olsun, vicdanı varsa zaten uyuyamazsın" diye konuştu. Mahkeme, 3 sanığın tahliyesine karar vererek duruşmayı erteledi.
Beyoğlu İstiklal Caddesi’nde 13 Kasım 2022 Pazar günü bombalı bir terör saldırısı gerçekleşmiş, olayda 6 kişi yaşamını yitirirken, 99 kişi de yaralanmıştı. Olaya ilişkin davanın görülmesine devam edildi. İstanbul 13.Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen duruşmada aralarında Ahlam Albashır’ın da bulunduğu 7 tutuklu sanık hazır bulundu. 1 tutuksuz sanık ile sanık avukatları da salonda bulunurken, bazı tutuklu sanıklar ise duruşmaya Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi (SEGBİS) aracılığıyla bağlandı.
Duruşmada mütalaa açıklandı
Duruşmada esasa ilişkin mütalaasını açıklayan Cumhuriyet Savcısı, sanık Ahlam Albashir’in YPG/PYD terör örgütünün özel istihbarat elemanı olduğunu, Albashir’in toplumda kargaşa oluşturmak, toplumun şiddet yoluyla siyasallaşması ve kutuplaşmasının yolunu açmak amacıyla özel eğitime tabi tutularak talimatlandırıldığını aktardı.
Patlayıcı malzeme eşliğinde Suriye’den Türkiye’ye gönderildiği belirtildi
Açıklanan mütalaada, Albashir’in devlet otoritesinin, ülkesinde yaşayan halkın güvenliğini koruma görevini gerçekleştiremediği, zayıfladığı ve işlerliğini yitirdiği imajını oluşturmaya çalışmak ve devlete olan güveni sarsarak devletin birliğini ve bütünlüğünü bozma amacına ulaşmak için patlayıcı malzeme eşliğinde Suriye’den Türkiye’ye gönderildiği belirtildi. Örgütün kurduğu şebeke aracılığıyla yasal olmayan yollardan İstanbul’a intikal edip örgütün temin ettiği güvenli eve yerleştirildiğinin aktarıldığı mütalaada, Albashir’in entegrasyonu tamamlayıp eylem hazırlıklarına başladığı, eylemin neden olacağı sansasyon ve kaosun hesaplanarak bölgesel keşif çalışmaları yaptığı, sahadan elde edilen verilerin örgüt yöneticilerine aktarılarak hedef bölgenin ve eylem noktasının tespitine çalışıldığı kaydedildi.
Patlayıcının soğukkanlılıkla hazırlanıp tesirini güçlendirecek etmenlerin hassasiyetle temin edildiği kaydedildi
Mütalaada, Albashir’in eylem sonrası yurt dışına kaçış planı yapılarak kurulan uluslararası bağlantılar vasıtası ile eylem yerinin ve tarihinin belirlendiği, eylem için getirilen patlayıcının soğuk kanlılıkla hazırlanıp tesirini güçlendirecek etmenlerin hassasiyetle temin edildiği, tüm süreç dahilinde dikkat çekmeyecek ve eylemi riske etmeyecek yöntemlerin kullanıldığı ve eylem için örgütsel sebat gösterilerek süreklilik arz edecek şekilde organik nitelikte bağla üyesi konumunda bulunduğu aktarıldı.
7 kez ağırlaştırılmış müebbet ile 3 bin 9 yıla kadar hapis cezası talebi
Açıklanan mütalaada sanık Albashir’in ‘devletin birliğini ve ülke bütünlüğünü bozmak’ suçundan ağırlaştırılmış müebbet, ‘silahlı terör örgütüne üye olmak’ suçundan 7 yıl 6 aydan 15 yıla kadar, ‘tasarlayarak bombalama suretiyle çocuğa karşı kasten öldürme’ suçundan ağırlaştırılmış müebbet, ‘tasarlayarak bombalama suretiyle kasten öldürme’ suçundan 5 kez ağırlaştırılmış müebbet, 99 kişiye karşı ‘tasarlayarak bombalama suretiyle kasten öldürmeye teşebbüs’ suçundan bin 930 yıl 6 aydan 2 bin 970 yıla kadar ve ‘tehlikeli maddelerin izinsiz olarak bulundurulması veya el değişitirilmesi’ suçundan 12 yıldan 24 yıla kadar olmak üzere toplamda, 7 kez ağırlaştırılmış müebbet ve bin 949 yıl 6 aydan 3 bin 9 yıla kadar hapsi talep edildi.
Mütalaada 20 sanığın ‘devletin birliğini ve ülke bütünlüğü bozma’, ‘silahlı terör örgütü kurma veya yönetme’, ‘silahlı terör örgütüne üye olma’, ‘tasarlayarak, bombalama suretiyle çocuğa karşı kasten öldürme’, ‘tasarlayarak, bombalama suretiyle kasten öldürme’, ‘tasarlayarak, bombalama suretiyle kasten öldürmeye teşebbüs’, ‘tehlikeli maddeleri izinsiz olarak bulundurma veya el değiştirme’ ve ‘göçmen kaçakçılığı’ suçlarından cezalandırılması talep edildi. Açıklanan mütalaada 10 sanık hakkında yakalama kararları bulunduğu da göz önüne alınarak sanıkların dosyalarının ayrılması talep edildi.
5 sanığın beraatı talep edildi
Sanıklardan Salih Carkes’in herhangi bir eyleminin bulunmadığı, terör örgütü ile örgüt üyesi konumuna yeten süreklilik arz edecek nitelikte organik bir tavırla bağlı olduklarına ilişkin delil bulunmadığı gerekçesiyle üzerine atılı tüm suçlardan beraatına karar verilmesi talep edildi. Ayrıca diğer sanıklar Zekariya Muhammed Şemmuni, Mahmud Haso, Messut Hesso ve Muhammed Şiho’nun da üzerine atılı suçlardan ayrı ayrı beraatlarına karar verilmesi istendi.
Mütalaada ayrıca, 7 tutuksuz sanığın üzerlerine atılı suçun mahiyeti alt ve üst sınırı ile sanıkların yabancı ülke vatandaşı olması nedeniyle kaçma şüpheleri bulunduğu değerlendirilerek tutuklanmalarına karar verilmesi talep edilirken ayrıca firari sanık Bilal El-Hacmaos hakkında kırmızı bülten kararı çıkarılması istendi.
‘’İdam verseniz de itiraz etmeyeceğim. Suriye’ye giden şahısların yakalanması için Suriye’ye gitmeye hazırım’’
Açıklanan mütalaanın ardından savunma yapan sanık Albashir, ‘’Ben bomba olup olmadığını bilmiyordum. Herhangi bir insanın bu konuyla bir alakası yok. Bana turist gibi fotoğraf çek dediler. Vefat eden insanlardan dolayı geceleri uyuyamıyorum. Ben yetimim, kimsenin yetim olmasını istemezdim. İdam verseniz de itiraz etmeyeceğim. Suriye’ye giden şahısların yakalanması için Suriye’ye gitmeye hazırım. Bunu affedilmek için demiyorum. Buradaki insanların hiçbir suçu yok, bana hangi hükmü verirseniz itiraz etmeyeceğim" dedi.
Duruşma Savcısı’ndan Albashir’e: "Yetim bıraktığı çocukların günahı boynuna olsun"
Albashir’in savunması bittiği sırada duruşma Savcısı söz alarak Albashir’e, "Yetim bıraktığı çocukların günahı boynuna olsun, vicdanı varsa zaten uyuyamazsın" dedi. Albashir ise bir cevap vermeden yerine oturdu, zaman zaman gözyaşı döktüğü görüldü.
Sanıklardan Ahmed Carkes mütalaaya karşı savunmasında, ‘’Ben korsan taksicilik yapıyorum. Kim beni ararsa gider onu alır gideceği yere ulaştırırım. Arabamda kimliği olmayan birini taşımış olabilirim ama konuyla bir alakam yoktur’’ dedi. Sanık Hazni Gölge savunmasında, ‘’Bu eylemle alakası olan her iki dünyada da gün yüzü görmesin. Kimse beni terör örgütüyle yan yana getiremez, ben devletime ve bayrağına sadık kaldım. Allah canımı alıncaya kadar da sadık kalacağım. Zoruma giden beni terörden yargılamanızdır. Böyle bir organizasyonla hiçbir alakam olmadı’’ ifadelerini kullandı.
Duruşmada kendisine söz verilen sanık Albashir’in avukatı, söyleyecek bir şeyinin olmadığını söyledi. Bazı sanık avukatları ise açıklanan mütalaaya karşı savunma hazırlayabilmek için mahkemeden süre talep ettiler.
3 sanığa tahliye, Albashir’in tutukluluk halinin devamına hükmedildi
Ara kararını açıklayan mahkeme, sanıklar Mahmud El Yusuf, Rama Eltaha ve Mahmud Elabid’in üzerlerine atılı suçun değişme ihtimali ve tutuklulukta kaldıkları süreyi de dikkate alarak tahliyelerine karar verdi. Ayrıca sanıklar hakkında yurt dışına çıkış yasağı şeklinde adli kontrol tedbiri de uygulandı. Sanık Ahlam Albashir’in de arasında bulunduğu 10 sanığın ise tutukluluk halinin devamına karar verildi.
Mahkeme heyeti ayrıca, açıklanan mütalaaya karşı sanık ve avukatlarına savunma hazırlayabilmeleri için süre verilmesine de hükmederek duruşmayı erteledi.