Kazakistan da halk erken cumhurbaşkanlığı seçimi için sandık başında
Kazakistan’da halk erken cumhurbaşkanlığı seçimi için sandık başında
Orta Asya ülkesi Kazakistan’da, erken cumhurbaşkanlığı seçimi için oy verme işlemi başladı.
Kazakistan’da halk, Haziran ayında yapılan referandum sonucu değiştirilen sistemin ilk cumhurbaşkanını seçmek üzere sandık başına gitti. Kazakistan Merkez Seçim Komisyonu tarafından yapılan açıklamada, erken cumhurbaşkanlığı seçiminde oy verme işleminin yerel saatle 07.00’de başladığı belirtildi. Yaklaşık 11 milyon 950 bin 485 seçmen, yurtdışındaki 68 sandık da dahil toplam 10 bin 169 sandıkta 20.00’ye kadar oy kullanarak ülkeyi 7 yıl yönetecek yeni cumhurbaşkanını seçecek.
Seçimleri 35 ülkenin yanı sıra Türk Devletleri Teşkilatı (TDT), Türk Devletleri Parlamenter Asamblesi (TÜRKPA), Kolektif Güvenlik Antlaşması Örgütü (KGAÖ) ve diğer örgütlerden toplam 641 yabancı gözlemci takip ediyor.
Seçimlerde 6 aday yarışıyor
Siyasi partiler ve derneklerin cumhurbaşkanı adayı gösterme hakkına sahip olduğu ülkede, söz konusu parti ve dernekler kendi üyeleri olmayanları da aday gösterebiliyor. Seçimlerde 69 yaşındaki mevcut Cumhurbaşkanı Kasım Cömert Tokayev, Ulusal Sosyal Hizmet Uzmanları Birliği’nden Karakat Abden (48), Ulusal Sosyal Demokrat Partisi adayı Nurlan Auyesbayev (65), Halk Demokrasi Partisi (Auıl) adayı Jiguli Dayrabayev (68), Amanat Sendikalar Birliği adayı Meyram Kajıken (61) ve “Kazak Anneleri Gelenek Yolunda” adlı derneğin adayı Saltanat Tursınbekova (56) olmak üzere toplam 6 aday yarışıyor.
İktidar partisi Amanat dahil bir dizi partinin bir araya gelerek kurduğu “Halk Koalisyonu” adına aday gösterilen Cumhurbaşkanı Tokayev, Ocak ayında yaşanan olaylarının ardından “Yeni Kazakistan’ı inşa edeceğiz” sloganıyla başlattığı kapsamlı siyasi reformlarıyla favori isim olarak öne çıkıyor.
Adaylar arasında iş insanı, hukukçu ve kamu çalışanları da bulunuyor.
Öte yandan, Cumhurbaşkanı Tokayev, 1 Eylül’deki halka sesleniş konuşmasında erken cumhurbaşkanlığı seçimlerinin yapılmasını önermiş, 21 Eylül’de seçimin 20 Kasım’da yapılacağına ilişkin kararnameyi imzalamıştı.
Cumhurbaşkanlığına gelen ismin bir daha seçilme hakkı olmayacak
Kanun gereği son 15 yıldır ülkede ikamet eden, üniversite mezunu ve 40 yaş üstü Kazakistan vatandaşları cumhurbaşkanlığına aday olabiliyor. Adayın ayrıca devlet kurumlarında 5 yıllık çalışma deneyimi olması ve Kazakça dilini çok iyi derecede bilmesi gerekiyor. Cumhurbaşkanlığı görev süresinin 5 yıldan 7 yıla çıkarıldığı seçim kanunu kapsamında cumhurbaşkanlığına seçilen kişi, tek dönem görev yapabilecek ve bir daha seçilme hakkı olmayacak. Böylece "iktidardaki tekelleşmenin" ortadan kaldırılması hedefleniyor.
Ocak ayındaki olaylarda 220’den fazla kişi hayatını kaybetmişti
Kazakistan’da 2 Ocak’ta Mangistau bölgesindeki Zhanaozen ve Aktau’da akaryakıt fiyatlarına zam yapılmasına karşı halk sokaklara dökülmüş, protestolar iki gün sonra Almatı ve ülke genelindeki diğer şehirlere yayılarak şiddetini arttırmıştı. Cumhurbaşkanı Tokayev’in, ayaklanmadan sorumlu tuttuğu hükümetin istifasını kabul etmesine ve akaryakıt fiyatlarına yapılan zamların kaldırılmasına rağmen protestocular geri adım atmamıştı. Göstericilerin devlet kurumlarını hedef aldığı ülkede olağanüstü hal (OHAL) ilan edilmişti. İçişleri Bakanlığı, fiyatları artırmak için gizli anlaşma yapma şüphesiyle akaryakıt şirketleri hakkında soruşturma başlatmıştı. Yaşanan şiddet olaylarının ardından devlet kurumlarında görevden almalar başlamıştı. Güvenlik Konseyi Başkanlığını eski Cumhurbaşkanı Nursultan Nazarbayev’den devralan Cumhurbaşkanı Tokayev, Nazarbayev’in yeğeni Ulusal Güvenlik Komitesi Başkanı Birinci Yardımcısı Samat Abiş’i de görevden almıştı. Nazarbayev’in damatları ise görevlerinden istifa etmişti.
Tokayev KGAÖ’den yardım istemişti
Tokayev, şiddetin bastırılması için Rusya, Belarus, Kazakistan, Ermenistan, Kırgızistan ve Tacikistan’ın üye olduğu Kolektif Güvenlik Antlaşması Örgütü’nden (KGAÖ) yardım istemişti. Örgüt, ülkedeki durumu istikrara kavuşturmak için ülkeye 2 binden fazla barış gücü göndermişti. Tokayev, 11 Ocak’ta ülkede istikrarın yeniden sağlandığını belirterek barış gücü misyonunun sona erdiğini duyurmuştu.