Kuzey Kore den Japonya ya Radyoaktif atık suyu denize boşaltmak insanlığa karşı nükleer soykırım
Kuzey Kore’den Japonya’ya: "Radyoaktif atık suyu denize boşaltmak insanlığa karşı nükleer soykırım"
Japonya’da 2011’de meydana gelen 9 şiddetindeki deprem ve tsunami sonucu hasar gören Fukushima Daiichi Nükleer Santrali’nde biriken radyoaktif atık suyun kontrollü olarak denize boşaltılması planını eleştiren Kuzey Kore, Tokyo’nun planını "insanlığa karşı nükleer soykırım" olarak nitelendirdi.
Geçtiğimiz günlerde gerçekleştirdiği füze denemelerinin "taktiksel nükleer tatbikatlar" kapsamında yapıldığını açıklayan Kuzey Kore’ye yönelik tepkiler sürerken, Pyongyang’dan Japonya’ya yönelik karşı hamle geldi. Kuzey Kore Dışişleri Bakanlığı tarafından yapılan açıklamada, Japonya 2011 yılında meydana gelen 9 şiddetindeki deprem ve tsunaminin ardından nükleer faciaya sahne olan Fukushima Daiichi Nükleer Santrali’nde biriken radyoaktif suyun arıtılarak denize dökülmesini öngören planı sert bir şekilde eleştirildi. Japonya’nın uluslararası toplumun isteklerine kulak vermesi gerektiği belirtilerek, "Nükleer atık su iddia edildiği gibi işlenmiş ve güvenliyse Japonya neden kontrollü olarak Pasifik Okyanusu’na boşaltmak yerine içme ve sulama suyu olarak günlük yaşamda kullanmıyor?" diye soruldu. Tokyo’nun planının "sadece kendi halkına değil, tüm insanlığa karşı nükleer bir soykırım suçu olduğu" ifade edildi.
Haziran 2021’den bu yana Japonya genelinde söz konusu plana karşı 220 bini aşkın imza toplandığı belirtilen açıklamada, Japon halkının da karşı olduğu aktarıldı. Ancak Japon makamlarının nükleer atık suların arıtılmış ve işlenmiş olduğunu, saflaştırma sürecinden geçtiğini ve bu nedenle sorun teşkil etmeyeceğini açıklanmasına karşın atık suyun yakın zamanda yapılan bir analizinde aktif sezyum konsantrasyonunun standart sınırın 3 katı olduğu iddia edildi. Bölge halkı için planın, balıkçılık faaliyetleri başta olmak üzere ekonomik felakete neden olacağı endişesinin devam ettiği aktarıldı.
Denize boşaltılmasına karar verilmişti
Japonya, 2011 yılında meydana gelen 9 şiddetindeki deprem ve tsunaminin ardından Çernobil faciasından sonraki en büyük nükleer felaket olarak gösterilen Fukushima Nükleer Santrali kazasına sahne olmuş, santraldeki üç nükleer çekirdeğin erimesi sonucu radyasyon sızıntısı meydana gelmişti. Bölgedeki binlerce kişinin tahliyesi ile sonuçlanan kazanın ardından, bir milyon tondan daha fazla radyoaktif atık su oluştuğu belirtilmişti. Santral işletmecisi TEPCO, 2022’ye kadar bu suları depolamak için kullanılan tanklarda yer kalmayacağını açıklarken, Japonya hükümeti ise uzun bir araştırma sürecinin ardından atık suyun uluslararası standartlar çerçevesinde arıtılarak denize dökülmesine karar vermişti. Tokyo’nun kararı başta yerel balıkçılar ve ada ülkesi Japonya’nın komşuları olmak üzere bazı kamuoyu kesimlerinin tepkisine neden olmuştu.