"Bayramda tamamen kısıtlı bir diyet yeme isteğini artırabilir"
Bayram sofralarının hem sohbet hem de yemek açısından özel ve lezzetli sofralar olduğunu belirten Uzm. Dyt. Mine Özkazanç Akren, “Sadece sağlıklı besleneceğiz düşüncesiyle bayramın vazgeçilmez keyfi olan bayram sofralarından kaçarak tamamen kısıtlı bir diyet yapmak, tersine besinlere karşı isteğinizi artırabilir. Sizi düşündüğünüzden daha fazla yemeye tetikleyebilir. Sonuç ise besini tüketme isteği ve aşırı tüketimdir. Önemli olan nokta, öğünlerde aşırıya kaçmamak ve dengede saklıdır” dedi.
VM Medical Park Maltepe Hastanesi Beslenme ve Diyet Kliniği’nden Uzm. Dyt. Mine Özkazanç Akren, Ramazan bayramında beslenme konusunda uyarılarda bulundu. Uzman Diyetisyen Mine Özkazanç Akren, “Bayram sofraları, hem sohbet hem de yemek açısından özel ve lezzetli sofralardır. Bayram sofraları ailece vakit geçirilen ve bayrama özel yemeklerin yapılıp yenildiği keyifli zamanlardır. Ancak işin sırrı dengeli ve ölçülü miktarda yemektir” ifadelerini kullandı.
“Kısır döngüye girecek şekilde tüketme isteğine yenilmeyin"
Beslenmenin ihtiyaçlar hiyerarşisinde en önemli ihtiyaç olduğunun altını çizen Uzm. Dyt. Akren, şu bilgileri paylaştı: “Tamamen kısıtlı bir diyet, besinlere karşı isteğinizi artırabilir ve sizi düşündüğünüzden daha da fazla tetikleyebilir. Bu nedenle odak noktanızı değiştirin. Bazı besinlere olan düşkünlüğünüzün nedeni fizyolojik, psikolojik veya her ikisi de olabilir. Bu tür istekler, vücudun gereksinim duyduğu besin öğelerini sağlamak için gösterdiği bir reaksiyon veya gıda ile kurulan duygusal bir ilişkiden kaynaklanabilir. Bazı besinlerin tamamen tüketilmemesi, onlara karşı koyamama isteğini artırabilir. Sonuç ise besini tüketme isteği ve aşırı tüketimdir. Sonrasında ise kendini suçlu hissetme ve tekrar bu besinleri tüketmemeye çalışmak şeklinde girilen bir kısır döngü medyana gelir.”
“Beslenme bir ihtiyaçtır”
‘Girilen bu kısır döngüden kurtulmak için en iyi yaklaşım nedir’ sorusuna cevap veren Uzm. Dyt. Akren, “İstediğiniz besinden kendi ihtiyacınız kadar tüketin. Unutmayın, beslenme bir ihtiyaçtır. Nasıl ki barınma, eğitim, insan ilişkileri ve sosyal faaliyetler gibi olan ihtiyaçlarımızı yönetiyorsak, beslenmenin de bir ihtiyaç olduğu unutulmadan hareket edilmelidir” ifadelerini kullandı.
“Sağlıklı tabak modeli”
Herkesin vücudunun farklı yiyecek ve diyet türlerine farklı tepki verdiği için tek bir ‘sihirli’ diyet programının olmadığına dikkat çeken Akren, "Bayramda ve özel günlerde doğru besin seçiminde zorlanabilirsiniz. Hem lezzetli hem de sağlıklı yemekleri harmanlayarak sağlıklı bir beslenme programı oluşturmak zor olabilir. Sağlıklı tabak modeli burada devreye giriyor. Bu yöntemi kullanarak herhangi bir sayma, hesaplama, tartma veya ölçme işlemine gerek kalmadan sağlıklı bir sebze, protein ve karbonhidrat dengesi ile mükemmel porsiyonlara bölünmüş öğünler oluşturabilirsiniz” şeklinde konuştu.
Uzman Diyetisyen Akren, sağlıklı tabak modelinin nasıl belirleneceğini ise şöyle açıkladı: “Sofraya oturduğunuzda tabağınızın yarısını sebze grubu, 4’te 1’i tahıl, 4’te 1’i ise protein kaynağı olacak şekilde hazırlayabilirsiniz. Örneğin, kahvaltı sofrasında tabağınızın yarısını mevsim yeşillikleri ile doldurduktan sonra, geri kalan tabağınızın yarısında protein kaynağı olarak peynir ve yumurta tercih etmek, kalan 4’te 1’inde de karbonhidrat kaynağı olarak tam tahıl ürünlerine yer vermek dengeyi sağlamanıza yardımcı olabilir” dedi.
Diyetisyen Akren, bununla birlikte bayramda tatlı tüketiminde dengeyi sağlayabilmek adına ara öğündeki meyvelerden veya ana öğündeki karbonhidratlardan porsiyon azaltması yapılarak dengeyi sağlamanın mümkün olduğunu sözlerine ekledi.
“Bayramda kilo almamak için öneriler”
Uzm. Dyt. Akren, bayram sofralarının tadını çıkarırken herhangi bir sağlık sorunu yaşamamak ve olası kilo alımlarını önlemek için bazı önemli noktaları ise şu şekilde sıraladı: "Sofraya oturduğumuzda yeme hızınızı kontrol edin. Unutmayın, mideden beyne doyma sinyali 20 dakikada iletiliyor. Yeme hızını yavaşlatmak adına tatlı çatalı, tatlı kaşığı gibi küçük servis ekipmanları kullanın. Yediğiniz yemeğin her lokmasının tadını iyi çiğneyerek çıkartın. İki lokma arasına mesafe koyun. Ağzınızdaki lokma bitmeden ikinci lokmayı ağzınıza götürmeyin. Bayramda yapacağınız 30 dakikalık orta tempolu yürüyüşler hem sindirim sistemimizin daha iyi çalışmasını sağlar hem de aldığımız ve harcadığımız enerji arasında denge kurmanıza yardımcı olur.”
“Porsiyon kontrolünün şifreleri”
Bayramların ruhunun en iyi bayram sofralarında yaşatıldığını söyleyen Uzm. Dyt. Akren, “Besinler bayramların vazgeçilmez keyifleridir. Geleneksel bayram kutlamalarındaki tüketilenler de dâhil herhangi bir besin sağlıklı beslenme planınıza uygun olabilir. Önemli olan nokta, aşırıya kaçmamak ve dengede saklıdır. Çok fazla değil, çok az da değil, işte tam bu dediğiniz miktar yani porsiyon kontrolü önemlidir. Kendinize sağlıklı ve lezzetli bir tabak hazırlayın. ‘Hep ya da hiç’ mantığından vazgeçin. Özel günlerdeki lezzetli besinlerden kendinizi mahrum etmek veya tükettikten sonra pişmanlık duymak, sağlıklı beslenme tarzının bir parçası olmamalıdır” diyerek açıklamalarını sonlandırdı.
Yorumlar (0)
Bu haberi okuyanlar bunları da okudu.