Diyanet İşleri Başkanı Ali Erbaş’tan İsrail’i boykota devam etme çağrısı
Diyanet İşleri Başkanı Ali Erbaş, Cuma namazı çıkışı Ayasofya Camii önünde basın açıklaması yaptı. Erbaş, “İsrail bir an önce savaş suçlusu ilan edilmelidir” diyerek sivil halka da protesto ve boykotlara devam etme çağrısında bulundu.
Diyanet İşleri Başkanı Ali Erbaş, Ayasofya-i Kebir Cami-i Şerifi’nde Cuma namazını kıldıktan sonra Gazze’deki İsrail saldırılarına ilişkin bir basın açıklaması gerçekleştirdi. Ali Erbaş’a açıklamasında Sudan’dan Usam El-Beşir, Suriye’den Dr. Ahmet Havva, Suudi Arabistan’dan Abdulwahab Tariri, Yemen’den Abdullah Zindani ve Filistin’den Nawaf Takruri isimli din adamları eşlik etti. İsrail’in Gazze halkı üzerinde gerçekleştirdiği saldırıların hiçbir insani temele dayandırılamayacağını söyleyen Erbaş, saldırıların bir an önce durdurulması ve İsrail’in savaş suçlusu ilan edilmesi gerektiğini belirtti. Erbaş, sivil halkın gösterdiği tepkinin son derece önemli olduğunu hatırlatarak, vatandaşlara protesto ve boykota devam etme çağrısında bulundu.
“Soykırıma destek veren birtakım güç merkezleri, katiller sürüsünü daha da cesaretlendirmektedir”
Diyanet İşleri Başkanı Ali Erbaş sözlerine Erzincan’da yaşanan olayda toprak altında kalan vatandaşlara bir an önce ulaşılması için dua ederek başladı. Erbaş, “Filistin’de yaşanan katliama karşı tepkimizi ifade etmek için bir aradayız. Ayasofya Camii’mizin önünden tüm dünyaya bir kez daha sesleniyoruz. İşgalci İsrail’in 7 Ekim 2023 tarihinde Gazze’ye, Filistin’e yönelik başlattığı, hiçbir insani, vicdani ve hukuki temeli olmayan saldırılar maalesef pervasızca devam etmektedir. Siyonist İsrail uluslararası mahkeme kararlarını hiç umursamamakta ve tüm dünyanın gözü önünde çok büyük bir katliam ve soykırım suçu işlemektedir. Yazıklar olsun ki, masum insanlara karşı işlediği katliam ve soykırıma destek veren birtakım güç merkezleri, katiller sürüsünü daha da cesaretlendirmektedir. Şimdi gözü dönmüş caniler yüzbinlerce insanın sığındığı ve güvenli bölge ilan edilen Refah şehrine de saldırmaktadır. Bu da İsrail’in insanlık düşmanı ve saldırganlık üzerine kurulu gerçek karakterini ve azgınlığını en açık bir şekilde ortaya koymaktadır. Siyonist İsrail’in Gazze’ye ve yüzbinlerce masum insanın sığınağı olan Refah şehrine olan saldırıları derhal durdurulmalıdır. Refah sınır kapısından insani yardımın girmesi derhal sağlanmalı, elektrik ve su başta olmak üzere en temel ihtiyaçların Gazze’ye ulaştırılabilmesi ve yaralıların çevre ülkelerdeki hastanelere nakledilebilmesi için gerekli tedbirler alınmalıdır” dedi.
“İsrail savaş suçlusu ilan edilmelidir”
Gazze halkının işgal ve istila girişimine karşı verdiği mücadelenin dinen ve uluslararası hukuk açısından meşru olduğunu belirten Erbaş, “Gazze halkının her bakımdan desteklenmesi ümmetin üzerine farzdır. Zalim İsrail’in karşısında, mazlum Filistinlilerin yanında yer almak herkes için insani ve vicdani bir sorumluluktur. Gazze halkının yalnız bırakılması insanlık adına büyük utançtır ve tarihin affetmeyeceği bir davranıştır. Yüce Rabbimiz Kur’an-ı Kerim’de şöyle buyurmaktadır; “Ey müminler, size ne oldu da bizi halkı zalim olan bu şehirdeki zulümden kurtar. Bizi bu zulümden çıkar. Bize tarafından bir sahip, bir yardımcı gönder diye mazlum erkekler, kadınlar ve çocuklar için Allah yolunda mücadele etmiyorsunuz? Allah yolunda niçin savaşmıyorsunuz?” buyurmaktadır. Ne olursa olsun, masum insanlara karşı işlenen zulüm ve işkenceyi durdurmak için gayret göstermek, maddi-manevi elinden geleni yapmak her bir Müslümanın insani, vicdani ve dini görevidir. Gazze’de yaşanan vahşet ve soykırım sadece Müslümanların değil, bütün insanlığın ortak sorunudur. Bu katliam esasen tüm insanlığa karşı işlenmiş bir cinayettir. Buna karşı çıkmaz herkes için insan olmanın bir gereğidir. Zira bugün İsrail, dünyanın huzur ve barışı, insanlığın geleceği için en büyük tehdit ve tehlike haline gelmiştir. Bu vahşet durdurulmadığı takdirde sadece Gazze’de değil, daha geniş bir coğrafyada daha büyük trajedilerin yaşanması kaçınılmazdır. Uluslararası kamuoyu ve kuruluşlar, bu insanlık dışı işgali durdurmak için gereken önlemleri mutlaka ve derhal hayata geçirmelidir. Bu minvalde İsrail savaş suçlusu ilan edilmeli ve Gazze’de hak, hukuk ve adalete uymayan saldırıları sebebiyle zalimlere hesap sorulmalıdır. Nasıl ki geçmişte Hz. Musa ve yolundan gidenlere yaptıkları zulüm zalim Firavunun sonunu getirdiyse, Gazze’de, Filistin’de döktüğü kan da zalim İsrail’in sonunu getirecektir. Müslümanlar başta olmak üzere onurunu ve vicdanını kaybetmemiş insanlık, Siyonizm’in kirli planlarına karşı dimdik ayakta durmalıdır. Filistin, Gazze, Kudüs Müslüman yurdudur ve ilelebet öyle kalacaktır” diye konuştu.
Ali Erbaş’tan boykota devam etme çağrısı
Diyanet İşleri Başkanı Ali Erbaş konuşmasını, “Son olarak haksızlık ve zulme karşı sivil protestolara, boykotlara devam edilmesinin önemli olduğunu vurgulamak istiyoruz. Bu yüzden İsrail’in Filistin’e yönelik saldırılarına karşı dünyanın dört bir yanında gösteri yapan fikri hür vicdanı hür cesur insanlara İstanbul’dan en kalbi hürmet ve muhabbetlerimizi gönderiyoruz. Bilinmelidir ki bugün zalimin karşısında durmazsak ve haksız bir şekilde yurtlarından edilmek istenen, katliamlara maruz kalan Filistinli kardeşlerimize yardım etmezsek, bu ateş mutlaka bize de dokunacaktır. Dünyanın herkes için yaşanabilir bir yer olabilmesi, iyilerin cesaretine bağlıdır. Bu sebeple insanlığın onurunu kurtarmak için bütün farklılıklarımızı bir kenara bırakarak haksızlık ve zulüm karşısında tek yürek, tek vücut olalım. İnanıyoruz ki nihaî zafer mutlaka iyilerin ve inananların olacaktır. Ve zafer yakındır” ifadeleriyle sonlandırdı.
(YEŞ-SB-
Yorumlar (0)
Bu haberi okuyanlar bunları da okudu.