Egeli gençlere ilk ders Turkcell Genel Müdürü Koç’tan

Ege Üniversitesi 2003-2024 yeni akademik yılı, Turkcell Genel Müdürü Ali Taha Koç’un ilk dersi vermesiyle açıldı. Siber Güvenlik ve yapay zeka konularıyla ilgili bilgi veren Ali Taha Koç, siber güvenliğin önemine değinerek bu anlamda Türkiye’de bir ilki gerçekleştirdiklerini ve siber güvenlik meslek yüksek okulları açıldığını söyledi.
Ege Üniversitesi 2023-2024 akademik yılı, Ege Üniversitesi Prof. Dr. Yusuf Vardar MÖTBE Kültür Merkezi’nde düzenlenen açılış dersi ile başladı. Açılışa, Turkcell Genel Müdürü Ali Taha Koç, İzmir Valisi Süleyman Elban, Ege Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Necdet Budak, İzmir İl Jandarma Komutanı Tuğgeneral Osman Kılıç, Sahil Güvenlik Ege Deniz Bölge Komutanı Tuğamiral Serkan Tezel ile öğretim üyeleri ve öğrenciler katıldı. Saygı duruşu ve İstiklal Marşı’nın okunmasının ardından tören, Ege Üniversitesi tanıtım filmi ile devam etti.
Törende kürsüye çıkan Ege Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Necdet Budak, ilk olarak Gazze’deki İsrail saldırılarını kınayarak sözlerine başladı. Prof. Dr. Budak, "Gazze’de insanlık dramı yaşanmaktadır. Gazze’deki masumların hiçbir ayrım gözetilmeden sürekli bombardımana maruz bırakılarak katledilmelerini de asla kabul etmiyorum. İsrail’in acımasız, insanlıktan nasibini almamış bu vahşiliğini şiddetle tekrar tekrar kınıyorum" dedi.

"Amacımız Ege Üniversitesini uluslararası arenada bilinen bir dünya markası haline getirmek"
Törendeki konuşmasında üniversite olarak hedeflerinden bahseden Prof. Dr. Necdet Budak, "Ege Üniversitesi olarak; aydınlık geleceğin inşasında başrol üstlenecek gençleri ülkemize kazandırıyor olmaktan gurur duyuyoruz. Türkiye Yüzyılını Akademinin Yüzyılı yapmak, geleceğe daha güçlü bir Türkiye miras bırakmak için büyük bir azimle çalışmaya devam ediyoruz. Önümüzdeki dönem ortak başarılarımıza yenilerini eklemek ve üniversitemizi küresel çapta tanınır kılmak için aynı inançla hep birlikte çalışarak köklü geçmişimizin mirasıyla bilim çağında aydınlık geleceğimizi inşa edeceğiz. Dijitalleşme ve bilim diplomasisi yürüterek uluslararasılaşmada yükseköğretim kurumlarına örnek teşkil eden çalışmaları hayata geçireceğiz. Nihai amacımız Ege Üniversitesini uluslararası arenada bilinen bir dünya markası haline getirmek. Cumhuriyetimizin 100. Yılında tarihi zaferlerle dolu bir milletin asil evlatları olarak bizler, Cumhuriyetimizin kazanımlarına sahip çıkarak vatani sorumluluklarının bilincinde nesiller yetiştirmeliyiz. Mustafa Kemal Atatürk’ün “En Büyük Eserim” dediği Türkiye Cumhuriyeti’ni Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan’ın “Türkiye Yüzyılı” vizyonuyla azim ve kararlılıkla çalışarak üniversitemizi ve ülkemizi geleceğe daha güçlü, daha müreffeh bir şekilde hazırlayacağız" diye konuştu.

Vali Elban: "Kıymetini bilin"
Rektör Budak’ın ardından söz alan İzmir Valisi Süleyman Elban ise korona virüs gibi zor bir sürecin atlatıldığını, bu anlamda sağlıklı bir eğitim-öğretim yılına başladıklarını belirterek öğrencilerin yeni akademik yılını kutladı. "Üniversitede öğrenci olmak çok güzel; kıymetini bilin" diye konuşan Vali Elban, tüm akademik personelin ve öğrencilerin yeni dönemini kutladı.

"Nesnelerin veri üreten birer fabrika haline geldiğini görüyoruz"
Yeni akademik yılın temsili ilk dersini veren Turkcell Genel Müdürü Ali Taha Koç ise son dönemlerde yapay zekanın ön plana çıktığını hatırlattı. Koç, "Bu teknolojileri sadece tüketenler değil, bu teknolojileri üretenler yön veriyor. Bundan sonra ne diyoruz? ’Türkiye olarak, gençliğimiz olarak tüketen değil, üreten olacağız’ diyoruz. Dijital dünyada geçirdiğimiz süre katbekat artıyor. Buraya gelmeden önce bir araştırma yaptık. Türkiye’deki gençlerimizin yüzde 65’i cep telefonuyla uyuyor ve kalkar kalkmaz ilk yaptıkları şey ellerini yüzlerini yıkamak veya gözlerini ovuşturmak bile değil. Sosyal medyaya giriyorlar. Artık oluşan bu dijital dünyada bu teknolojileri sadece tüketen olmayacak. Bu teknolojileri üreten olacağız. Alışageldiğimiz her şey bu dijital evrene taşınıyor. Geçmişte sadece kişilerin iletişimi için kullanılan yeni çözümler artık günümüzde nesnelerin veri üreten birer fabrika haline geldiğini görüyoruz. TOGG’u görmüşsünüzdür büyük ihtimal, Türkiye’nin otomobilini. Türkiye’nin otomobili de burada biraz önce bahsetmiş olduğum gibi nesnelerin interneti olan bağlantılı bir cihaz. Biz artık biliyorsunuz ona araba demiyoruz. Akıllı cihaz diyoruz. Çünkü TOGG’un da içinde interneti var. TOGG her zaman internete bağlanabiliyor. Yani artık cep telefonunuz, bilgisayarınızın yanında arabanız da akıllı hale geldi. Tabi bununla birlikte TOGG’un içinde yerli ürettiğimiz kameralarla yapay zekayla sizin duygu seviyenizi anlayan bir araba. Arabaya oturduğunuz zaman eğer moraliniz bozuksa size bir anda güzel şarkılar çalabiliyor veya size güzel bir mesaj yayınlayabiliyor. Artık araba da bizimle iletişim kurmaya başladı. Bildiğimiz eski arabalardan farklı. Yorulduğumuz zamanda da bize yorulduğumuzu söylüyor" sözlerine yer verdi.

Yapay zekanın özelliğinin öğretildiği kadar zeki olması olduğunu aktaran Koç, şöyle devam etti: "Herhangi bir şekilde yeni bir şey karşısına çıktığı zaman şaşırıyor ve kendini korumaya alıyor. Ve farklı düşünemiyor. Kendince bir yorum yapamıyor, inisiyatif alamıyor. Ondan dolayı ’yapay zeka her şeyi ele geçirecek, her şeyi yok edecek’ diye düşünmememiz gerekir. Yapay zekanın en önemli özelliği tekrarlanabilir ve basit işleri yapması. Çok iyi satranç öğrenebiliyor ama bir kural altyapısı var. Ama satrancı çok iyi oynayan bir yapay zekaya ’karnım acıktı bana bir yumurta kır’ dediğiniz zaman, ’yumurta’ nedir diyor. İşte ondan dolayı inisiyatif alamadı ve sadece belli şeyler öğrenebildiği için yapay zekadan korkmamamız gerekiyor. Tabi korkmadığımız kadar da öğrenmemiz gerekiyor. Bu alanda baktığımız zaman yapay zeka olmazsa olmaz. Şimdi şöyle de bir durum var. Yapay zekanın hacker olduğunu düşünürsek ne olacak peki? Şimdi günümüzde en büyük sorunlarımızdan birisi bu. Bu kadar kolay siber saldırılara maruz kaldığımız bir yerde eğer yapay zeka hacker olmaya kalkarsa ne yazık ki bizden daha iyi olacağı kesin."

Siber güvenlik meslek yüksek okulları açıldı
Ali Taha Koç, konuşmasında siber güvenlikle ilgili tehditlere dikkat çekerek, bu anlamda siber güvenlik meslek yüksek okulları açtıklarını bildirdi. Bu okulların önemine değinen Koç, "Siz siz olun lütfen parolalarınızı 1-2-3-4 olarak belirlemeyin. Siber güvenlik meslek yüksekokulu kurmamızın en önemli sebeplerinden birisi de bu. Türkiye’de şunun farkına var. Nasıl askerlerimiz, sınırlarımızı, vatanımızı, topraklarımızı koruyorsa bizim de dijital vatanımızı korumamız gerekiyor. Bu dijital vatanımızı koruyacak, biz onlara hacker demiyoruz. Hacker biraz yanlış anlaşılıyor. Bizim siber kahramanlara ihtiyacımız var. Ondan dolayı Türkiye’de bir ilki gerçekleştirdik ve siber güvenlik meslek yüksek okulları açtık. Bu okullarda siber bordo bereliler yetiştireceğiz belki. Bu bordo bereliler bizim siber vatanımızı koruyacak. 7-24 çalışacaklar ve biz şunun farkına vardık. Bu arkadaşlar meslek yüksek okullu olmalarına rağmen ara eleman değil aranan eleman olacak. Çünkü şu anda Türkiye’nin çok büyük bir miktarda siber güvenlik uzmanına ihtiyacı var. Tabi burada da bizim için önemli şeylerden birisi nitelikli olmasıydı. Ondan 25 gibi bir kota koyduk. Az yetiştireceğiz ama çok kaliteli yetiştireceğiz. Turkcell olarak da biz de bütün bu eğitimlerde katılacağız ve arkadaşları siber güvenlik anlamındaki eğitimlerine katkı sağlayacağız" diye konuştu.
Konuşmaların ardından Ege Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Necdet Budak, günün anısına Turkcell Genel Müdürü Ali Taha Koç’a hediye takdim etti. Rektör Budak, daha sonra üniversiteyi yüksek puanla kazanan öğrenciler ile başarılı akademisyenlere plaket verdi.