İBB’nin spor kompleksinde boğulan 17 yaşındaki Emirhan’ın ailesi gözyaşları içinde konuştu
İstanbul Büyükşehir Belediyesine bağlı Bayrampaşa Hidayet Türkoğlu Spor Kompleksi’nde boğulan Emirhan Erdönmez’in acılı ailesi konuştu. Gözyaşlarını tutamayan anne Fatma Erdönmez, “İhmali olan herkes hak ettiği cezayı alsın. Benim canım çok yandı, dünyam karardı. Bizim başımıza geldi, başkalarının başına gelmesin. Bir an önce tedbir alınsın" dedi. Öte yandan abla Ayşen Erdönmez, “Geçtiğimiz günlerde çıkan ön bilirkişi raporuna göre, havuz derinliği fark etmeksizin her havuzda bir cankurtaran bulunması gerekirken, hiçbir cankurtaranın olmaması. Orada sağlık ve havuz ekipmanlarının, cankurtaran ekipmanlarının bulunmaması. Görevlilere bilgi verilmesi konusunda risk analizi gibi eksikliklerin olduğunu okudum. Düzenli yapılmış bir ihmal var” ifadelerini kullandı. Öte yandan okulda başarılı olduğu öğrenilen gençten geriye arkadaşlarıyla geçirdiği anlardan görüntüler kaldı.
İstanbul Büyükşehir Belediyesine bağlı Bayrampaşa Hidayet Türkoğlu Spor Kompleksi’nde 4 Temmuz 2023 tarihinde girdiği yüzme havuzunda 17 yaşındaki Emirhan Erdönmez, boğularak hayatını kaybetmişti. Emirhan Erdönmez’in ablası Ayşen Erdönmez, ön bilirkişi raporunu anlatmıştı. Acılı aile, ön bilirkişi raporunda belirtilen ihmalleri anlattı. Emirhan’ın 17 yaşında ve küçük yaştan beri düzenlin spor yapan bir genç olduğunu söyleyen abla Ayşen Erdönmez, “Okuldaki futbol, basketbol, voleybol gibi her türlü turnuvaya katılırdı. Bu tesiste küçükken yüzmeye gitti. Annemle beraber gittiklerinde, annem orada yüzme antrenörlerinin olduğunu görüp de, güvenerek yolladı. Son olayda kardeşime görevli ’ben sizin kaydınızı açayım’ diyerek, veli imzasının olması gerektiği yerde, çocukların imzasını kabul ederek bu kaydı açtı. Biz Emirhan’ın yüzmeye gittiğini biliyorduk. Gönderirdik de zaten ama burada bir usulsüzlük söz konusu. Veli imzasının olması gerektiği yerde, veliye haber vermeden kayıt açıyorlar. Emirhan’dan sağlık raporu istenmedi. Ne kadar yüzme bilgisi olduğu sorulmadı" dedi.
"Emirhan 3 gün boyunca yoğun bakımda kaldı, uyanmasını çok bekledik ama uyanmadı"
Olay sabahı, Emirhan ve arkadaşı havuza gittiklerini anlatan acılı abla Erdönmez, "Havuza giriyorlar ve arkadaşı bir süre sonra Emirhan’ın çıkmadığını fark ederek tekrar dalıyor. Emirhan’ın havuzun dibinde yattığını gördüğü zaman çevredekilerden yardım istiyor. Emirhanların bulunduğu havuzun en uzak kısmında olan görevli gelip aranızda ‘doktor’ var mı diye soruyor. Orada, yüzenlerden medet umuyor. Sanki o havuzda sağlık görevlisi, sağlık ekipmanı ve ambulansın bulunması gerekmiyormuş gibi. Sonra doktorun olmadığını öğrenen cankurtaran ki aslında cankurtaran değilmiş. Biz bunu bilirkişi raporuyla öğrendik. Kendi kalp masajı ve suni teneffüs yaparak tekrar nefes almasını sağlıyor. Ve o şekilde hastaneye kaldırıyorlar. Emirhan’ın kaldırıldığı hastane, tesise sadece 600 metre uzaklıkta. Kucaklayarak götürselerdi belki 10 dakika içinde götürebilirlerdi. Ama burada ambulans bekleniyor. Boğulma vakalarında zaman çok önemli çünkü her saniye o kişinin zararınadır. Emirhan 3 gün boyunca yoğun bakımda kaldı. Biz uyanmasını çok bekledik ama uyanmadı" diye konuştu.
Abla Erdönmez ön bilirkişi raporunda yer alan ihmaller zincirini anlattı
Ön bilirkişi raporunda havuz derinliği fark etmeksizin her havuzda bir cankurtaran bulunması gerektiğinin belirtildiği ancak kardeşinin bulunduğu havuzda cankurtaran olmadığını iddia eden Erdönmez, "Orada sağlık ve havuz ekipmanlarının, cankurtaran ekipmanlarının bulunmaması. Görevlilere bilgi verilmesi konusunda risk analizi gibi eksikliklerin olduğunu okudum. Düzenli yapılmış bir ihmal var. Sen oraya cankurtaran koymazsın ama başka bir şey koyarsın. Cankurtaran olmaz ama başka ekipmanlar olur. Olimpik atlama havuzunda, herhangi bir ‘girilmez’ yazısı bile bulunmuyormuş. Zaten orada Emirhan’ı çıkaran görevli ifadesinde, ‘Ben çocukların oraya girdiğini göz ucuyla gördüm’ demiş. Sen çocukların havuza girdiğini gördüysen eğer neden uyarmadın? Eğer oraya giriliyorsa neden cankurtaran yoktu? 4 buçuk metre az bir derinlik değil. Olimpik atlama havuzu olarak geçiyor sadece profesyonel yüzücülerin, yüzmesi gereken bir yerde 17 yaşındaki 2 çocuğun yüzerken kimse müdahale etmedi. Görevli çocukların havuza girdiğini belirtiyor. Havuzda her şey yaşanmış olabilirdi. Bayılma, kalp krizi, bilinç kaybı her şey olabilirdi. Bunlar en profesyonel yüzücülerin bile başına gelen şeyler. Neden orada bir cankurtaran yoktu? Emirhan’ın arkadaşının fark etmesi mi gerekiyordu? Arkadaşı fark edene kadar suda ne kadar zaman kaybetti? Su da ne kadar zamana kaybettiğini geçiyorum, sudan çıkarıldıktan sonra ne kadar zaman kaybetti? Neden kimse müdahale etmedi? Normalde havuzlarda aralarda bulunması gereken şeritler, tutamaç diye geçiyor sanırım onlar da yoktu. Normal de yüzen kişi ters bir durum yaşadığında oralara tutunup kendini kurtarabilir. Bu da bir ihmal ve kabul edilemez” dedi.
“İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nin ihmallerinin devam ettiğini duyuyoruz”
Yaşanan olaya ilişkin konuşan Avukat Muhammed Sami Bayram, “Emirhan’ın kuzeniyim. Ayrıca meslektaşlarımla beraber olayın hukuki boyutunu yürütüyoruz. Şu anda sorunsuz bir şekilde devam eden bir soruşturma süreci var. Yargı, sorumluların cezalandırması için elinden geleni yapacak. Buna güvenimiz tam. Diğer yandan, İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nin ihmallerinin devam ettiğini duyuyoruz. Havuzdaki sorunlar anladığımız kadarıyla hala çözülmemiş durumda. Havuzdaki yönetimin değiştiğine ve bazılarının istifa ettiğinin, bazılarının da görev yerlerinin değiştiğine dair duyumlar aldık. Bu olay çıktığında sosyal medyada yazılar yazılmıştı. Keza Ekrem İmamoğlu’na bir programda bu konuyla ilgili soru soruldu. Bu soruyu soran kişi, buradaki ihmallerin İBB’ye belirtilmesine rağmen hala devam ettiğini belirtiyordu. Gün sonunda buradaki amacımız, bu olayların başka birinin başına gelmemesi. Olay gerçekleşeli üzerinden yaklaşık 7-8 ay zaman geçti. Bu kadar zaman sonra böyle bir vaka yaşandı, hepimiz inanılmaz üzüldük. Bizim başımıza gelmiş başka bir insanın başına gelmemesi için bu problemlerin düzeltilmesi gerekiyordu. Biz hala bunun düzeltilmediği yönünde duyumlar alıyoruz. Ne olması gerekiyor. Bir şeylerin yoluna girmesi için başka insanlarında mı can kaybı yaşaması gerekiyor? Biz yaşadık başkalarının başına gelmesin. Bizim gördüğümüz büyük kusurlar söz konusu. Gerek havuzda cankurtaran olmaması, gerek sağlık ekipmanlarının olmaması. Sağlık ekipmanlarının dışında, bu sağlık ekipmanları olsa bile onları kullanabilecek bir sağlık görevlisinin de orada bulunmaması çok büyük kusurlar” ifadelerini kullandı.
“İhmali olan herkes hak ettiği cezayı alsın”
Gözyaşları içinde ihmali olanların ceza almasını istediği belirten anne Fatma Erdönmez, “Çok aklı başındaydı. Hedefleri çok yüksekti. Çok mükemmel bir çocuktu. Çok içimiz yandı. Ne diyeyim, Allah kimseye vermesin. Bizim başımıza geldi, başkalarının başına gelmesin. Bir an önce tedbir alınsın. Çok ihmal var. Ben onu defalarca spora götürdüm. O zamanlar eğitmenler vardı. Yine aynıdır diye içim rahattı. Sürekli spor yapan bir çocuktu. Her türlü sporu yapıyordu. İhmali olan hepsi hak ettiği cezayı alsın. Benim canım çok yandı. Benim dünyam karardı. Kaç dakika havuzun kenarında kaldı belli değil. Kucaklayıp taşınsa bile daha hızlı giderdi” şeklinde konuştu.
Genç çocuktan geriye arkadaşlarıyla çekilmiş görüntüleri kaldı
17 yaşında İstanbul Büyükşehir Belediyesine bağlı Bayrampaşa Hidayet Türkoğlu Spor Kompleksi’ndeki yüzme havuzunda boğularak hayatını kaybeden Emirhan Erdönmez’den geriye videoları kaldı. Genç çocuğun arkadaşlarıyla beraber parkta tahterevallide oynadığı ve keyifli vakit geçirdiği anlar yürekleri burktu.
Yorumlar (0)
Bu haberi okuyanlar bunları da okudu.