İletişim Başkanı Altun: “Türkiye’de birtakım zevatın başarılımızdan rahatsızlık duymasını anlayamıyoruz”
Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanı Fahrettin Altun, Türkiye’nin artık kendi silahını, tankını, helikopterini, gemilerini, insansız hava araçlarını üreten, her yıl milyarlarca dolar savunma sanayii ihracatı yapan bir ülke haline geldiğini belirterek, “Başarılarımızın Türkiye karşıtlarını rahatsız ettiğini biliyoruz. Türkiye’nin uluslararası alandaki Türkiye düşmanlıklarının bu rahatsızlığını anlayabiliyoruz. Esas itibarıyla anlamakta zorlandığımız husus da Türkiye’de siyaset yaptığını söyleyen birtakım zevatın (kişilerin) savunma sanayii alanındaki atılımlarımızdan, geldiğimiz noktadan rahatsızlık duymaları” dedi.
Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanlığı binasında Türkiye’nin tarihi, kültürel, toplumsal, insani, coğrafi, ekonomik, teknolojik, askeri gibi alanlarda tarihinden coğrafyasına, kültürel zenginliklerinden kamu hizmetlerine kadar geniş bir yelpazede hem yazılı hem de görsel olarak sunan Türkiye Kitabı’nın tanıtımı ve “Türkiye Yüzyılının başlangıcı” olarak nitelendirilen dönemde Türkiye’nin ekonomi, sağlık, adalet, eğitim, dış politika, terörle mücadele, enerji, ulaştırma, teknoloji, iletişim ve savunma sanayii başta olmak üzere tüm alanlarda Türkiye’nin attığı adımları ve tanıtımını içeren Türkiye Yüzyılı’nda Türkiye Programı düzenlendi. Söz konusu Türkiye Kitabı Tanıtımı ve Türkiye Yüzyılı’nda Türkiye Programı’na İletişim Başkanı Fahrettin Altun’un yanı sıra, ilgili kurum ve kuruluşların temsilcileri ile çok sayıda akademisyen de katıldı.
“Ülkemizin isminin ‘Türkiye’ olarak kullanımının yaygınlaşmasını önemsiyoruz”
İletişim Başkanı Altun burada yaptığı konuşmada, İletişim Başkanlığı olarak ulusal ve uluslararası düzeyde bütünlüklü ve kuşatıcı bir iletişim stratejisi çerçevesinde proje ve faaliyetlerini yürüttüklerini ifade ederek, ”Türkiye markasının daha da güçlendirilmesi hiç kuşkusuz en önemli vazifemiz. Bu bağlamda uluslararası alanda ülkemizin isminin ‘Türkiye’ olarak kullanımının yaygınlaşmasını son derece önemli görüyoruz ve çalışmalarımızı bu doğrultuda yürütüyoruz” dedi.
“Bütün uluslararası medya kuruluşlarına ülkemizin ismini en doğru şekliyle, Türkiye olarak kullanmaları çağrısında bulunuyoruz”
Amerika Birleşik Devletleri (ABD) Coğrafi İsimler Kurulu’nun Türkiye kullanımına geçtiğini hatırlatan Altun, “Elbette yabancı dillerde ülkemizin isminin doğru bir şekilde ‘Türkiye’ olarak kullanımının yaygınlaşması aynı zamanda, küresel teknoloji şirketlerinin ve medya kuruluşlarının sürece dahil edilmesiyle mümkün. Kendileri ile bu doğrultuda görüşmelerimizi sürdürüyoruz. Buradan bütün uluslararası medya kuruluşlarına bu toplantı vesilesiyle sesleniyorum: Lütfen, ülkemizin ismini en doğru şekliyle, Türkiye olarak kullanın, başka şekilde kullanmayın” diye konuştu.
“Türkiye Kitabı, Türkiyemizin marka değerine katkı yapacak bir çalışmadır”
“Türkiye” ibaresinin uluslararası alandaki kullanımı çerçevesinde birçok uluslararası iletişim kampanyası düzenlediklerini aktaran Altun, “Ülkemiz hakkında son derece detaylı bilgiler ihtiva eden bu önemli eserdir. Türkiyemizin marka değerine katkı yapacak bir çalışmadır. Bu eser aynı zamanda dezenformasyonla mücadele çerçevesinde Türkiye hakkında manipülatif bilgilerin yayılmasının önüne geçilmesi noktasında da önemli bir referans, kaynak teşkil edecektir” ifadelerini kullandı.
“Ülkemiz, bölgesel ve küresel barış ve istikrar noktasında merkezi bir aktör haline geldi”
Altun, Türkiye’nin Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın liderliğinde ekonomi, sağlık, adalet, eğitim, dış politika, terörle mücadele, enerji, ulaştırma, teknoloji, iletişim ve savunma sanayii başta olmak üzere tüm alanlarda büyük ilerlemeler kaydettiğini dile getirerek, “Bu atılımlar hiç kuşkusuz ülkemizin refahını, huzurunu, kalkınmasını, demokrasisini ve güvenliğini garanti altına aldı ve bağımsızlığımızı pekiştirdi. Ülkemiz bu gelişmelerle aynı zamanda bölgesel ve küresel barış ve istikrar noktasında merkezi bir aktör haline geldi” değerlendirmesini yaptı.
“Rusya-Ukrayna savaşında barış için Cumhurbaşkanımızın ortaya koyduğu diplomasi gayretini tüm dünya takdir ediyor”
Altun, konuşmasına şöyle devam etti:
“Cumhurbaşkanımızın Türkiye Kitabı’nın takdiminde de ifade ettiği üzere, ‘Büyük ve Güçlü Türkiye’ davasını, daha adil bir dünya ideali ile yürüten Türkiye, insani yardımdan barış diplomasisine, ortaya koyduğu ‘Türkiye modelleri’ ile dünyaya örnek oluyor. Cumhurbaşkanımızın söylediği gibi, ‘Küresel ve bölgesel meselelerdeki olumlu katkılarımızı artırarak sürdürecek, barış ve iş birliği kapılarını sonuna kadar zorlayacağız.’ Bugün Rusya-Ukrayna savaşında barış için Cumhurbaşkanımızın ortaya koyduğu barış diplomasisini, gayretini tüm dünya takdir ediyor.”
“Gücümüz, dünyadaki hemen her gelişmede ülkemizi fikri sorulan, ne yapacağına bakılan merkezi aktör haline getirmektedir”
“Büyük ve Güçlü Türkiye”nin inşası için çalışırken, uluslararası ortamda da barışın, istikrarın ve adaletin sağlanması için gayret gösterdiklerini savunan Altun, “Cumhurbaşkanımızın liderliği bu noktada en büyük avantajımız olmaktadır. Ülkemizin geniş diplomatik kapasitesi de bölgesel ve küresel gelişmeleri etkileme ve yönlendirme gücümüzü artırmaktadır. Bu güç, dünyadaki hemen her gelişmede ülkemizi fikri sorulan, ne yapacağına bakılan merkezi aktör haline getirmektedir” dedi.
“Türkiye’de siyaset yaptığını söyleyen birtakım zevatın başarılımızdan rahatsızlık duymasını anlayamıyoruz”
Türkiye’nin artık kendi silahını, tankını, helikopterini, gemilerini, insansız hava araçlarını üreten, her yıl milyarlarca dolar savunma sanayii ihracatı yapan bir ülke haline geldiğini söyleyen Altun, “Elbette bu başarılarımızın Türkiye karşıtlarını rahatsız ettiğini biliyoruz. Türkiye’nin uluslararası alandaki Türkiye düşmanlıklarının bu rahatsızlığını anlayabiliyoruz. Onlar, ‘Büyük ve Güçlü’ Türkiye’nin kendilerinin kötücül uluslararası projeleri için bir mani teşkil ettiğini çok iyi biliyorlar. Esas itibarıyla anlamakta zorlandığımız husus da Türkiye’de siyaset yaptığını söyleyen birtakım zevatın savunma sanayii alanındaki atılımlarımızdan, geldiğimiz noktadan rahatsızlık duymaları. Bunu anlayamıyoruz. Savunma sanayimizle bu alana değerli katkılarda bulunan yerli ve milli girişimcilerimizle gurur duyuyoruz. Tehditlere de asla kulak asmıyoruz. Zira yapılan değerlendirmelerde görüyoruz ki örtülü bir şekilde zaman zaman da açık şekilde bizlere tehditler savuruluyor. Bu tehditlere asla ve asla prim vermiyoruz, kulak asmıyoruz. Bunun da böyle bilinmesini istiyoruz” diye konuştu.
Program, Altun konuşmasının ardından oturum başkanlığını Prof. Dr. Aygün Attar’ın yaptığı Tarihin Derinliklerin Türkiye başlıklı 1. oturum ile devam etti.
Yorumlar (0)
Bu haberi okuyanlar bunları da okudu.