Karakılçık buğdayından elde edilen unlar, kadın kooperatiflere hediye edildi
Mersin Akdeniz Belediyesinin toprakla buluşturduğu, geçmişi 10 bin yıla dayanan ata yadigarı karakılçık buğdayının hasadı ve bir bölümünün işlenmesinden elde edilen kilolarca un, iki kadın kooperatifine hediye edildi.
Akdeniz Belediyesi konferans salonunda gerçekleşen törende, Tarımsal Hizmetler Müdürlüğü’nün, birkaç ay önce Homurlu’da deneme amacıyla toprakla buluşturduğu karakılçık buğdayı tohumundan elde edilen çuvallar dolusu un, Akdeniz Renkli Eller Kadın Girişimi Üretim ve İşletme Kooperatifi ile Yeşeren Hayatlar Kooperatifi üyesi kadınlara ücretsiz teslim edildi. Buluşmada konuşan Akdeniz Belediye Başkanı Mustafa Gültak, Anadolu’nun gerçek buğdayı olan karakılçık tohumunun, tamamen katkısız, saf ve GDO’suz olduğunu vurguladı. Gültak, "Karakılçık buğday tohumumuz, içinde hiçbir kimyasalın veya ajanın olmadığı ata yadigârı bir buğday çeşidimiz. Ecdadımızdan bizlere kalan, geçmişi 10 bin yıla dayanan bu tohumu, işgal altında olan bir arazimizi önce işgalden kurtarıp sonra da toprakla buluşturmaktan, buğday başaklarını una dönüştürüp, hasatta söz verdiğimiz gibi kadın kooperatiflerimize teslim etmekten dolayı mutluyuz, gururluyuz” dedi.
“Bir kerelik iş değil, artık her yıl ekeceğiz”
Yaptıkları ilk deneme ekimiyle, Akdeniz ilçesinin sahillerinde de karakılçık buğdayını üretmenin mümkün olduğunu gösterdiklerini kaydeden Gültak, seneye ise ilçenin rakım olarak daha yüksek bölgelerde ata tohumunu toprakla buluşturup, daha yüksek oranda verim alacaklarını ifade etti.
Gültak, "Bu iş böyle bir kerelik bir iş değil. Artık her yıl ekeceğiz ve daha yüksek verim elde edeceğiz. Farklı köylerden üreticiler ve hatta eşim dahi buğdayımızın tohumundan talep etti. Ancak öncelikle tohumun üretimini arttırmayı hedefliyoruz. Öncelikle kadınlara verdiğimiz sözü gerçekleştirdik. Seneye, köylerde daha fazla verim alabileceğimiz arazileri ektiğimizde, hem kadınlara vereceğimiz un miktarı artacak hem de isteyen üreticilere ata tohumumuzdan vermiş olacağız. Gelecek yıl yapacağımız üretimle, kadınların belki de 1 yıllık un ihtiyacını gidereceğiz. Bu sayede kooperatiflerimiz büyük bir maliyet kaleminden de kurtulmuş olacak” ifadelerini kullandı.
Ata yadigarı karakılçık buğdayı tohumunun tamamen saf, katkısız ve GDO’suz olması nedeniyle çok sağlıklı bir buğday olduğuna dikkat çeken Gültak, "Bu bir ön deneme idi, bitti. Seneye bunu daha da arttırarak, hem Akdenizli kadınlara, hem Akdeniz hem de ülkemize bir fayda sağlamış olacağız. Göreve geldiğimiz ilk günden beri kadınları önemsiyoruz. Çünkü Akdeniz’in kadınları unutulmuştu. Parkları, bahçeleri yoktu. Kurulmasına katkı sunduğumuz kadın kooperatiflerimiz büyüdü ve umduğumuzdan çok daha güzel yerlere ilerledi. Bu çok önemli bir başarıdır" şeklinde konuştu.
“Kadınların talebi üzerine kültür sanat evlerimizin sayısını arttıracağız”
Gültak, Akdenizli kadınların, kültür ve sanat evlerinde hem meslek öğrenip spor yaptığını, küçük çocuklarının da buralardaki kreşlerde eğitim aldıklarını anlattı.
Gültak, "Akdenizli kadınlar, ayrıca kentimizin ve ülkemizin tarihi ve kültürel yerlerine ve kamplara geziye gidiyorlar. Kadınlar ve gençlerimiz, hem iş hayatına girmiş oldular hem de sosyal-kültürel hayatları değişti. Örneğin 72 yaşındaki bir kadın, kültür sanat evimizde okuma yazma öğreniyor. Bir diğer çiftimiz de birlikte kursa gelerek, aynı sırada oturarak okuma-yazma öğreniyor. Hep söylediğim üzere, kadın mutlu ise aile mutlu olur. Aile mutlu ise toplum mutlu olur. Toplum da mutlu olursa devlet mutlu ve huzurlu olur. Bu anlamda kültür evlerimizin sayısını da arttırıyoruz. Zira 3-4 ay içinde Akdeniz’de 5-6 tane daha kültür sanat evi açılacak” ifadelerini kullandı.
Konuşmaların ardından kilolarca un kadınlara hediye edildi.
Yorumlar (0)
Bu haberi okuyanlar bunları da okudu.