Korkularını yenmek isteyenler dalış sporuyla bunu başaracak
İnsanların sudan ve deniz canlılarından korkmaması gerektiğini söyleyen Nefes Doğa Sporları Başkanı Mustafa Atay, "Denizaltını merak edenler kafalarını suya koydukları ve başka bir dünya ile karşılaştıkları anda bütün korkularını yenecek. Marmara Denizi’ne geldiğiniz zaman sadece bir manzara muamelesi yapmayın. Denizin altındaki hayatı kafanızda canlandırmaya çalışın ve o hayata saygı duyun" dedi.
Kocaeli’nin Gebze ilçesi Eskihisar sahilinde uzun yıllardır dalış yapan Nefes Doğa Sporları eğitmenleri, kendilerine katılmak isteyenlere de kapılarını açıyor. Eğitimler veren dalgıçlar, korkuları olan kişileri denizaltındaki yaşamla tanıştırarak hem doğayı hem de canlılara olan sevgiyi aşılamaya çalışıyor.
Mustafa Atay: "Denizaltını merak edenler kafalarını suya koydukları anda bütün korkularını yenecek"
Dalış yapmak isteyenlere tavsiyelerde bulunan Nefes Doğa Sporları Başkanı Mustafa Atay, "İnsanların kafasında, ‘Denizin dibine gireceğim ama nasıl çıkacağım’ düşüncesi oluşmasın çünkü onlarla beraber giriyor ve onlarla beraber çıkıyoruz. Esas olan şey, insanların denizin dibine girip girmek istemedikleridir. İnsanlar sudan ve deniz canlılarından korkmasın. En önemli faktör, insanların kiminle suya girdikleridir. Rastgele, bilgisi olmayan kimseyle suya girilmemelidir. Profesyonellerle suya girsinler, eğer tedirginlik yaşarlarsa suya girmeyi kesebilirler. Denizaltını merak edenler kafalarını suya koydukları ve başka bir dünya ile karşılaştıkları anda bütün korkularını yenecek. En fazla yarım saatlik bir bilgiden sonra gelen kişileri denizin dibine eşlik etmeye hazırım" diye konuştu.
"Marmara Denizi’nde canlı popülasyonu fazla"
Marmara Denizi’nin öneminden bahseden Atay, "Marmara Denizi iki boğazla bağlantılı olduğu için üst tarafta 20 metreye kadar Karadeniz suyu var. 20 metrenin altında Ege suyu var. 20 metrenin altında tuzluluk oranı arttığı için bir takım farklılıklar olabiliyor ama insanlar hissedebileceği bir durum değil. Marmara Denizi’ni diğer denizlerden ayıran en önemli özellik denizdeki büyük mücadele. Marmara’daki canlılık Ege ve Akdeniz’de yok, olması da zor. Çünkü burada plankton ile besin açısından zenginlik var ve balıkların sığınabileceği çok fazla yer var. Bu sebeple canlılar her daim artmaya müsait" şeklinde konuştu.
"Su altındaki mücadeleye tanıklık ettiğiniz zaman Marmara Denizi’ne saygı duyuyorsunuz"
Yanlış ve bilinçsiz avcılıkla ilgili ise Başkan Atay, "Bilinçsiz avcılıktan dolayı 30-40 yıl öncesine göre bir takım balıkların yok olduğunu görüp üzülebiliyorsunuz. 30 yıl daha böyle devam ederse belki Marmara Denizi’nde hiç balık kalmayacak. Marmara Denizi’nde en büyük problem görüş azlığı çünkü çok fazla saldırı var. Bir taraftan tersane, diğer tarafta organize sanayinin atıkları, kanalizasyon atıkları bitmiyor. Marmara Denizi çevresinde çok fazla insan yaşadığı için burayı temiz tutmak çok mümkün değil ama temiz tutmak için çaba sarf etmek yeterli. Marmara Denizi’ne dalış yapmayı özendirmek lazım. İnsanlar denizden korkmasın. Marmara Denizi kirli değil. Marmara Denizi dünyanın en güzel denizi. Denize girin, aşağıdaki mücadeleyi görünce bana hak vereceksiniz. O kadar hayat mücadelesi içerisinde ki canlılar, bir yandan hayatta kalmaya, bir yandan av olmamaya çalışıyorlar. Bu mücadeleye tanıklık ettiğiniz zaman Marmara Denizi’ne saygı duyuyorsunuz" ifadelerini kullandı.
"Marmara Denizi sürprizle dolu"
6 yıldır Eskihisar bölgesinde denize girdiğini söyleyen Nefes Doğa Sporları Başkanı Mustafa Atay, "Denize her girdiğimde farklı bir şeyle karşılaşıyorum. Bazen balık çokluğu oluyor, bazen hiçbir şey olmuyor. Bazen mikro, küçük örümcekler görüyorum, bazen devasa balıklarla karşılaşıyorum. Marmara, dalmasıyla, dolaşmasıyla çok keyifli, sürprizlerle dolu bir deniz. Dalgıçlar denize daldığı zaman ferahlıyor, bambaşka bir ışıkla, berrak su ile karşılaşıyor. 20 metreden sonra 10-15 metre olan görüş mesafesi yukarı çıkınca bir metreye düşüyor. Dolayısıyla böyle bir suda eğitim almak, dalış yapmak ve kendini geliştirmek çok farklı bir şey. Burada kendini geliştiren insan dünyanın herhangi bir yerinde rahatlıkla dalış yapabilir. Marmara Denizi’nde eğitim alan kişi en doğru eğitimi alır. Marmara Denizi’ne hak ettiği değeri verelim" cümlelerine yer verdi.
"Deniz canlılarının yaşam mücadelesini tanık etmek için dalış yapın"
Marmara Denizi’nden insanların uzaklaşmamasını dile getiren Atay, "Marmara Denizi’ne geldiğiniz zaman sadece bir manzara muamelesi yapmayın. Denizin altındaki hayatı kafanızda canlandırmaya çalışın ve o hayata saygı duyun. Uzun zaman dalış yaptıktan sonra ben artık oltadaki o küçücük balıkları alıp kovaya atamıyorum çünkü o balığın yaşam mücadelesini biliyorum. Elbette ki balık yiyorum ama muhtemelen birkaç yıl sonra yiyemeyeceğim. Deniz canlılarının yaşam mücadelesini tanık etmek ve tanımak için bir kez dalış yapın. O anlara tanıklık ettikten sonra inanıyorum ki kimse denize çöp atamayacak ve atanlara da müsaade etmeyecek. Marmara Denizi gibi bir deniz dünyada göremezsiniz" açıklamasında bulundu.
Yorumlar (0)
Bu haberi okuyanlar bunları da okudu.