Memur-Sen Başkanı Yalçın: "Kültürümüze karşı bir isyan girişimi var"
Memur-Sen Genel Başkanı Ali Yalçın, "Dizileriyle, filmleriyle, sabah programındaki melanetleriyle, dijital platformdaki sapkınlıklarıyla, sosyal medyadaki ahlaksızlıklarıyla, moda reklamlarıyla aileye ve ailenin taşıdığı kültürümüze karşı bir isyan ve soykırım girişimi var" dedi.
Memur-Sen Genel Başkanı Ali Yalçın, Ankara’nın Kızılcahamam ilçesinde bir otelde düzenlenen ’Eğitim-Bir-Sen 8. Kadınlar Komisyonu Türkiye Buluşması’na katıldı.
"Tehdit savrulan hayasızlıkların üzerinden 28 yıl geçti"
Memur-Sen Genel Başkanı Ali Yalçın, konuşmasında, milli iradeye vurulan gasp olarak tarihe geçen 28 Şubat sürecini hatırlatarak, "Milletin üzerine çöken kara günlerin, bin yıl sürecek diye tehdit savrulan hayasızlıkların üzerinden 28 yıl geçti. 28 Şubat’ta 28. yıl dönümü. 28 Şubat’ın tortuları, bariyerleri, barikatları kalmasın diye güçlü siyasal liderlik yaparak bu ülkede yarınlara ilişkin umut arttırma noktasında Cumhurbaşkanımızın ortaya koyduğu dirayeti, örgütlü gücü, kararlılığıyla toplumsal talepleri örgütleyerek ve siyasetin bu anlamda elini geliştirerek, bu ülkenin yarınlarının daha güçlü olması noktasında irade koyan teşkilatımız birçok sorunun geride kalmasında payı olan örgütlü bir yapıdır" ifadelerini kullandı.
"Trump değil felahı gelse orayı işgal edemeyecek"
Filistin’de soykırım işleyen İsrail ürünlerinin boykot edilmesi noktasında önemli çalışmalar yapıldığını kaydeden Yalçın, "Boykot konusunda bir ödev yüklenmiştik. O ödev; okullardaki çocukları, Algida kamyonlarını ıslıklarla okuldan dışarı atabildi. Boykotu sürdüreceğiz. Orası ayakta kalacak. Trump değil felahı gelse orayı işgal edemeyecek, alamayacak" şeklinde konuştu.
"Ölümün kapısını biz kendimiz açarız"
Yalçın, Filistin’in günü geldiğinden tekrar özgürlüğe kavuşacağını belirterek, "Çünkü ‘Ben 6 çocuklu olmak zorundayım. İkisi Filistin için şehit olacak. İkisi evi geçindirecek. İkisi de Filistin’i ayağa kaldırmak için çalışacak’ diyen annenin şuuru oldukça ‘ölümün kapısını biz kendimiz açarız’ diyen oradaki direnişçiler oldukça hiçbir tank, tüfek ve teknoloji oraya diz çöktüremez. Onları oradan süremez" diye konuştu.
"Kültürümüze karşı bir isyan girişimi var"
"Anadolu kadınının öznesi olduğu aile saldırı altında" diyen Yalçın, şunları kaydetti:
"Küresel sapkınlar küresel olarak aile yapımıza saldırıyorlar. Dizileriyle, filmleriyle, sabah programındaki melanetleriyle, dijital platformdaki sapkınlıklarıyla, sosyal medyadaki ahlaksızlıklarıyla, moda reklamlarıyla aileye ve ailenin taşıdığı kültürümüze karşı bir isyan ve soykırım girişimi var. Meselenin farkında olmalı, bu tip saldırıların karşısında nasıl durduysak, şimdi çok daha sağlam durmalıyız. Oyunu görüyoruz, tuzağı fark ediyoruz. Buna geçit vermemek elimizde."
"Aile örselenirse inanç örselenir"
Yalçın, konuşmasına şöyle devam etti:
"Aile örselenirse inanç örselenir. Aile yaralanırsa değerler sarsılır. Aile olmadan millet ve medeniyet olmaz. Aile bir beka meselesi ve onu korumak öncelikli meseledir. Kapitalizmin sömürüsünden kültürel emperyalizmin ifsadından korumak hepimizin ortak görevidir."
"Enflasyon düşürülsün, piyasa ekonomisi sağlansın"
Ekonomik konularda vatandaşların zorlandığına dikkati çeken Yalçın, "Ülkenin enflasyon ile mücadele ettiği bir zaman diliminde emekçiler olarak darlandığımız, siyaset mekanizmasının da bildiği bir konu. Enflasyon düşürülsün, piyasa ekonomisi sağlansın istiyoruz. Çünkü enflasyon düşürülmeden aldığımız zam ertesi gün çöp oluyor. Anında piyasa fiyatları güncelleniyor ve hiçbir anlamı kalmıyor" şeklinde konuştu.
"Yasayı sözleşme zamanı gelmeden değiştirebiliriz"
Piyasa istikrarının bir an önce sağlanması gerektiğini aktaran Yalçın, şu ifadeleri yer verdi:
"8’inci dönem toplu sözleşmeye gidiyoruz. Ağustos’ta 8’inci dönem sözleşmemiz var. Ama buradan açıkça ifade ediyorum. Bu yasayla yasanın mevcut haliyle yeni toplu sözleşme denemesi yaptık. Bakın yol tıkandı. Bu yasayla toplu sözleşmede çok ciddi bir şeyleri ortaya koyma şansı kalmıyor. Sosyal maliyete dönüşmesin. Gelin yasayı sözleşme zamanı gelmeden değiştirebiliriz. Örgütlenmeyi ve özgürlüğü yeniden yaşatan, dayanışmayı takdirle, ikramiye takvim veren adil bir hakem heyeti tesisine imkan veren, alternatif uzlaştırma yöntemlerini ve yollarını getiren, tutanak sistemini güçlendiren, toplu pazarlıkta yeterli süreyi öngören kapsamlı geniş, evrensel normlara uyan bir toplu sözleşme sistemi kamu görevlilerinin memurların, memurların emeklilerinin hakkıdır diyorum."
"Aile dostu vergi politikası getirilmeli"
Yalçın, konuşmasına şöyle devam etti:
"Onun için onunla beraber az kazanandan çok çok kazanandan az alan adaletsiz vergi sistemi de değişmeli aile dostu vergi politikası getirilmeli. YÖK Kanununun revize edilmesini, akademisyen ve ücretlerinin iyileştirilmesi, üniversite idari personelin yer değişiklik talebinin bir an önce gerçekleşmesi. Gelişmekte olan üniversiteler başta olmak üzere idari personelin akademisyenlere tanınan haklardan yararlanması. Yargıya taşıdığımız doçentlik başvuru şartlarının iyileştirilmesi. Eğitim çalışanları kamu görevlilerinin unvan, yetki ve sorumluluk bazlı ücretlerinin yeniden ayarlanması."
Yorumlar (0)
Bu haberi okuyanlar bunları da okudu.