Mersin’de ’Üretmezsek Tükeniriz Tarım Konferansı’ düzenlendi
Mersin’de bu 4.’sü düzenlenen ‘Üretmezsek Tükeniriz Tarım Konferansı’nda sektörün riskleri ve fırsatları konuşuldu.
Geleneksel hale gelen ’Üretmezsek Tükeniriz Tarım Konferansı’ serisinin dördüncüsü gerçekleştirildi. Mersin Büyükşehir Belediyesi, Mersin Ticaret ve Sanayi Odası, Akdeniz İhracatçı Birlikleri, Akdeniz Ziraat Odası, Ziraat Mühendisleri Odası Mersin Şubesi ve Gıda Mühendisleri Odası Mersin Şubesi işbirliğinde gerçekleşen organizasyonun bu yıl ki teması, tarımsal üretimde riskler ve fırsatlar oldu. Üreticiler ve sektör paydaşları, Tarım Yazarı Ali Ekber Yıldırım, Programcı İrfan Donat ve Ankara Üniversitesi Ziraat Fakültesi Öğretim görevlisi Prof. Dr. Umut Toprak’ın konuşmacı olduğu organizasyonda buluştu. Mersin Büyükşehir Belediye Başkanı Vahap Seçer, MTSO Başkanı Hakan Sefa Çakır ve yönetim kurulu üyeleriyle kent protokolü de etkinliğe katıldı.
Konferansın açılışında konuşan MTSO Başkanı Hakan Sefa Çakır, tarımın başladığı yerin Çukurova Bölgesi olduğunu belirtip, 12 bin yıllık kadim bir tarım tecrübesi bulunduğunu söyledi. Bölgenin bereketli bir tarım alanı olma yanında tarımsal çeşitlilik ve üretim gücünün merkezi olduğuna da değinen Çakır, "Tarihte tarımın ilk başladığı, ilk buğdayın ekildiği yer Yumuktepe. Üç ana iklim kuşağının kesişim noktasında yer alıyoruz. Bu nedenle, canlılara farklı habitatlar sunan, biyoçeşitliliğin son derece zengin olduğu bir bölgede yaşıyoruz" dedi.
"Artık yeni bir mücadele vermek zorundayız"
Bu kadim topraklarda tarımı sürdürebilmek için artık yeni bir mücadele verilmesi gerektiğine işaret eden Çakır, iklim değişikliğinin sektöre etkilerini hatırlattı. Tarımın geleceğinin tehdit altında olduğunu vurgulayan Çakır, şimdiden önlem alınması gerektiğini söyledi. Çözüm önerilerini de sıralayan Çakır, su yönetiminin doğru planlanıp tasarruflu sulama sistemine geçilmesi, kuraklığa dayanıklı, hastalıklara dirençli ürün çeşitlerinin geliştirilmesi, ürün deseninin değişen iklime göre bugünden planlanması gerektiğini ifade etti. Çakır, toprakların ve suyun korunup doğru üretimin yapılması durumunda tarımda avantajlı konuma geçilebileceğini bildirdi.
"Kırsal cazip hale getirilerek gençler tarıma özendirilmeli"
İklim krizi dışında sorunlar yaşandığını da hatırlatıp dünya nüfusunun 2050’de 10 milyar olacağını kaydeden Çakır, şunları söyledi:
"Ne yazık ki, tarım-gıda üretimimiz, bu büyümeye paralel bir artış içinde değil. Ülkemizde kırsal nüfus yok olmak üzere. Türkiye nüfusunun yüzde 92’si kentlerde yaşıyor. Gençler tarımdan uzak duruyor. Hem kırsalın cazip hale gelmesi hem de gençlerin tarım sektörüne özendirilmesi için çalışılmalı."
Politika yapıcıların üreticinin sesine daha çok kulak vermesi gerektiğini ifade eden Çakır, çiftçilerin de alışkanlıklarını bırakıp yenilik ve değişime açık olması gerektiğini hatırlattı.
"Avrupa Yeşil Mutabakatı’na uyum sağlamalıyız"
Bir taraftan iklim değişikliğiyle mücadele ederken diğer taraftan Avrupa Yeşil Mutabakatı gibi küresel düzenlemelere uyum sağlanması gerektiğine de değinen Çakır, bu kapsamda 2030’a kadar tarımsal üretimdeki ilaç kullanımında yüzde 50 azaltma hedefi bulunduğunu bildirdi. Bunu yaparken hastalık ve zararlılarla mücadele için bugünden bilimsel araştırmalar yapılarak çözümler sunulması gerektiğini söyledi. Çakır, doğru veriye dayanan, sürdürülebilirliği olan, iklim şartlarına ve ölçek ekonomisine uygun, planlı üretim yapılması gerektiğini aktardı.
Üretim yanında ürünün pazara ulaşmasının önemine de değinen Çakır, ihracatın önündeki engellerin kaldırılması gerektiğini belirtip, en büyük sorunlardan birisi olarak laboratuvar analiz ücretlerini gösterdi. Resmi analizlerde uygulanan taban fiyat sisteminin isteğe bağlı analizlere de getirilmek istendiğini kaydeden Çakır, bunun serbest piyasa ekonomisiyle uyuşmadığını söyledi. Devletin kaliteyi fiyatlara müdahale etmeden denetlemesi gerektiğini vurgulayan Çakır, "Üreticiyi yaşatmak, ihracatı artırmak istiyorsak girdi maliyetlerini düşürmek zorundayız. Üreticimiz zaten artan maliyetlerle mücadele ederken, bir de laboratuvar fiyatları yüzünden zora girmemeli" değerlendirmesini yaptı.
Amacın karamsar bir tablo çizmek yerine gerçekleri bilerek çözüm bulmak olduğuna işaret eden Çakır, sorunları görmezden gelmeden, etkin ve gerçekçi çözümler üretmek, hep birlikte mücadele etmek zorunda olduklarını ifade etti.
"Bu toplantı sonucuna göre biz de yol haritamızı belirleyeceğiz"
Büyükşehir Belediyesinin tarım sektörü için yürüttüğü proje ve çalışmaları anlatan Mersin Büyükşehir Belediye Başkanı Vahap Seçer ise, "Bugün buraya tarımdaki riskleri ve fırsatları konuşmaya geldik. Bu konudaki otoritelerin ağzından çıkanları önemseyenler olarak biz de bundan sonraki yol haritamızı belirleyeceğiz" dedi.
Yorumlar (0)
Bu haberi okuyanlar bunları da okudu.