Özofagus atrezisi olan yeni doğan bebeğe üç kesiden yemek borusu yapıldı

10 Mart 2025 10:41

Özofagus atrezisi olan yeni doğan bebeğe üç kesiden yemek borusu yapıldı

Özofagus atrezisi olan yeni doğan bebeğe üç kesiden yemek borusu yapıldı
?v=1
İstanbul’da yenidoğan bir bebeğe minimal invaziv cerrahi yöntemiyle üç kesiden yemek borusu yapıldı. Doğumdan sonra özofagus atrezisi tanısı alan Almila Ece bebek, İstinye Üniversite Hastanesi Medical Park Gaziosmanpaşa’da minimal invaziv cerrahi yöntemiyle ameliyat olarak sağlığına kavuştu.

Yaklaşık 5 bin canlı doğumda 1 görülen özofagus atrezisi hastalığı, bebeğin yemek borusunun bir kısmının düzgün gelişmediği bir doğum kusuru olarak öne çıkıyor. Anne karnında tanı konulabilse de bebekler genellikle doğumdan hemen sonra teşhis ediliyor.

Beslenemeyen ya da beslenme sırasında öksürük ve boğulma belirtileri gösteren bebeklerde bu hastalık akla geliyor. Hastalığın temel özelliği, yemek borusunun devamının olmaması ve soluk borusu (trakea) ile anormal bir bağlantısının bulunması olarak belirtiliyor. Fetal gelişim sırasında yemek borusu ve soluk borusunun tam olarak ayrılmaması nedeniyle oluşan bu hastalık; genetik mutasyonlar, çevresel faktörler veya stresle ilişkili olabileceği düşünülüyor.

Bebeğin göğüs boşluğunda yeni bir yemek borusu oluşturuldu
Dünya genelinde minimal invaziv cerrahisinin yaygınlaşmasıyla kapalı tekniklerle yapılan operasyonlar, bebeklerin tedavisinde de uygulanabiliyor. İstanbul’da yenidoğan bir bebeğe minimal invaziv cerrahi yöntemiyle üç küçük kesiden yemek borusu yapıldı. Doğumdan sonra özofagus atrezisi tanısı alan ve doğduktan 3 gün sonra İstinye Üniversite Hastanesi Medical Park Gaziosmanpaşa’da ameliyata alınan bebek, sağlığına kavuştu. Minimal invaziv cerrahisi (kapalı teknikle) yapılan operasyonla Almila Ece bebeğe yeni bir yemek borusu yapıldı. Sadece üç adet 5 mm’lik kesilerden girilerek kapalı (torakoskopik) yöntemle ameliyat gerçekleşti. Bu yöntemle hastanın göğüs boşluğunda yeni bir yemek borusu oluşturulurken, trakea ile olan anormal bağlantı başarıyla kesildi. Minimal invaziv cerrahi sayesinde hassas bir operasyon, çok daha küçük izlerle tamamlandı.

"Doğuştan yemek borusunun devamının olmaması durumu"
Operasyonu gerçekleştiren İstinye Üniversite Hastanesi Medical Park Gaziosmanpaşa Çocuk Cerrahisi Uzmanı Op. Dr. Esma Şehoviç Keçik, özofagus atrezisi hastalığının doğuştan yemek borusunun devamının olmaması durumu olduğunun altını çizdi. Op. Dr. Esma Şehoviç Keçik, "Bu tanıyı alan bebekler yemek borusu kapalı bir şekilde doğuyor. Bu rahatsızlığı bulunan bebeklerde süt içtikten sonra kusma, ağızda aşırı salya olabiliyor. Bebeğimizde de özofagus atrezisi olduğunu anladık. Bebeğimizin gelişimi oldukça iyi durumda, aile de takipli bir gebelik dönemi geçirmiş. Bebeğimiz doğduktan sonra beslenme sıkıntısı yaşamış. Bunun sonucunda nazogastrik sonda ilerletilemeyince özofagus atrezisi tanısını aldı. Bizde ek tetkiklerimizi ve tedavimizi tamamladık" dedi.

"Özofagus atrezisi tedavisiz kalabilecek bir hastalık değildir"
Op. Dr. Esma Şehoviç Keçik, "Bir bebek doğduktan sonra beslenip nefes alması gerekiyor. Özofagus atrezisi olan bebekler nefes alıp vermede de problem yaşayabilir çünkü yemek borusu ve soluk borusu arasında bir fistül bulunur. Bu yüzden hem yemek yemesi hem de nefes alması zorlaşıyor. Özofagus atrezisi tedavisiz kalabilecek bir hastalık değildir. Minimal invaziv yöntemiyle operasyonumuzu gerçekleştirdik. Bebeğimize 3 küçük kesiden yemek borusunun devamını oluşturduk. Bebeğimiz bu sayede şu an rahat beslenebiliyor" ifadelerini kullandı.

Özofagus atrezisinin ortalama 5 bin canlı doğumda bir görüldüğünü hatırlatan Esma Şehoviç Keçik, sözlerini şöyle tamamladı: "Kimi ülkelerde daha sık görülürken, bazı bölgelerde daha az görülebiliyor. Tedavisiz kaldığı noktada bebeğin hayatta kalma şansı olmuyor. Dolayısıyla, ameliyat şart ve tek tedavi yöntemi. Ameliyat sonrası bebekler yenidoğan yoğun bakımında takip ediliyor. Takip süreci hastadan hastaya değişkenlik gösteriyor. Takip süreci kimi zaman bir hafta, kimi zaman ise 1 ayı bulabiliyor."

"Minimal invaziv tekniğiyle yapılan operasyonlar sonrasındaki tedavi ve takip süresi de düşüyor"
İstinye Üniversite Hastanesi Medical Park Gaziosmanpaşa Yenidoğan Yoğun Bakım Sorumlusu Doç. Dr. Bora Baysal ise özofagus atrezisi hastalığının çok nadir görülen rahatsızlıklardan olduğunu belirterek, "Bu hastalıkların multidisipliner bir şekilde herkesin katılabildiği bir merkezde yönetilmesi çok önemli. Yenidoğan yoğun bakım ünitelerinin de bu özellikleri taşıması önemli. Bu hastamız da doğum öncesi dönemde tanı olmayıp, doğduktan sonra durum fark edilip hastanemize yönlendirildi. Bebeğimiz ilk geldiğinde ağzında salya oluşumu ve beslenme zorluğu yaşıyordu. Nazogastrik sondayı ilerletmeye çalıştığımızda sondanın geri döndüğünü gördük ve tanısını almış olduk. Bebeğimizi yenidoğan yoğun bakım ünitemize aldıktan sonra çocuk cerrahi uzmanı hocamız, minimal invaziv tekniğiyle bu operasyonu gerçekleştirdi. Ameliyat sonrası süreçte bebeğimizi takip ettik. Minimal invaziv tekniğiyle olan operasyonlar sonrasındaki tedavi ve takip süresi de düşüyor. Bebekler için de daha konforlu ve daha az ağrılı bir süreç oluyor. Tüm süreçlerin sonunda bebeğimizi ailemizin kucağına sağlıklı bir şekilde vermiş olduk" açıklamalarında bulundu.

"1 ay sonra bebeğimizi sağlıklı şekilde kucağımıza aldık"
Almila Ece’nin babası Hüseyin Erdoğan ve annesi Serap Erdoğan, bebeklerinin rahatsızlığının doğduktan hemen sonra fark edildiğini söyleyerek, "Hastanemize başvurduk. Bebeğimiz doğduktan 3 gün sonra ameliyat oldu. Daha sonra yoğun bakımda takip edildi. 30 gün sonra bebeğimize sağlıklı bir şekilde kavuşmuş olduk" dedi.
Etiketler :
Yorumlar (0)
Hava Durumu
+7
°
C
H: +
L: +
Konya
Çarşamba, 04 Aralık
7 Günlük Hava Tahmini
Pe Cu Ct Pz Pt Sa
+ + + + + +10°
-2° -1° + +