Plastik Atıklar şimdi de Trabzon’da oyun parkına dönüştü
OMO ‘Plastikler atığa değil çocuklar için oyun parkına dönüşsün’ diyerek yola çıktığı projesinde ‘İyilik için Kirlenmek Güzeldir’in ikinci parkını Trabzon’un Akçaabat ilçesindeki çocuklarla buluşturdu.
250 kilo geri dönüştürülmüş plastikten üretilen ‘İyilik için Kirlenmek Güzeldir Parkı’nın açılış töreni Akçaabat İlçe Milli Eğitim Müdürü Mehmet Usta’nın da katılımıyla gerçekleşti.
“İyilik İçin Kirlenmek Güzeldir kampanyası ile plastikler atığa değil çocuklar için oyun parkına dönüşsün” diyerek kolları sıvayan OMO, amaç odaklı projesinin ikinci parkını Ağrı’nın Uzunyazı köyünün ardından bu kez Trabzon’un Akçaabat ilçesindeki çocuklarla buluşturdu. Üsküdar, Ümraniye ve Beykoz Belediyeleri’nde bulunan ilk ve orta okulların önüne yerleştirdiği İyilik için Kirlenmek Güzeldir Geri Dönüşüm Kutuları’yla beş ayda 1,8 ton atık toplandı. 250 kilo geri dönüştürülmüş plastik ise OMO İyilik için Kirlenmek Güzeldir Parkı’na dönüşerek 28 Eylül Çarşamba günü Akçaabat Uğurlu İlkokulu’ndaki çocuklara hediye edildi ve onların yüzündeki gülümsemeye dönüştü.
Akçaabat İlçe Milli Eğitim Müdürü Mehmet Usta yaptığı açılış konuşmasında, “Bugün açılışını yaptığımız oyun parkının yeri çok ayrı. Çünkü çocuklarımız; gülerek, eğlenerek yeni keşiflerin peşinde koşacağı bir oyun parkı kazandı. Üstelik bu alan, plastik atıklar geri kazandırılarak yapıldı. Emeği geçen herkese teşekkür ediyor, eğitim öğretim hayatında da dikkat çektiğimiz geri dönüşüm konusunda atılan her adımı destekliyoruz” dedi.
“Plastikler atığa değil, çocuklar için oyun parkına dönüşsün”
OMO İyilik için Kirlenmek Güzeldir Parkı’nın açılışında konuşan Unilever Çamaşır Bakım Pazarlama Direktörü Alper Çapar, “İyilik hareketimizin ilhamını çocuklardan aldık. Hepimizin gündeminde olan iklim krizinin, çocukların da gündeminde olduğunu gördük. Üstelik bu konuda yetişkinlerden çok daha hassaslar. Öyle ki ailelerinin veya büyüklerin doğayı onlar kadar önemsemediklerini düşünebiliyorlar. Ve maalesef bu düşünceleri yaşları büyüdükçe değişime olan inançlarını azaltıyor. İşte bu yüzden “Değişim Sensiz Olmaz” çağrısıyla yetişkinler ve çocuklarla el ele verdiğimiz iyilik hareketini başlattık. Plastikler atığa değil çocuklar için oyun parkına dönüşsün dedik. Gelen desteklerle beş ayda 1,8 ton plastik atık topladık ve kısa sürede projemizin iyilik aşamasına geçtik. Haziran ayında ilk parkımızı Ağrı Uzunyazı Köyü’nde çocuklarla buluşturmuştuk. Üç ay geçmeden ikinci parkımızı da Trabzon Akçaabat’taki çocuklarla bir araya getirmek büyük mutluluk. ‘Değişim Sensiz Olmaz’ çağrımıza katılan herkese teşekkür ediyoruz. Onlara neye destek verdiklerini parkımıza kavuşarak somut olarak gösterebilmekten de gurur duyuyoruz. Bu parkımız, açık alanda geçirilen zamanın çocukların zihinsel ve fiziksel sağlığı açısından yarattığı değere yıllardır dikkat çeken ‘Kirlenmek güzeldir’ hikâyemize çok güzel yeni bir sayfa oldu. Hedefimiz, çağrımıza gelecek desteklerle daha birçok oyun parkını birçok ilimizle buluşturmak ve burada çocukların yüzünde gördüğümüz gülümsemeyi daha fazla çocukta görmek” dedi.
Çocuklar, yetişkinlerin doğayı önemsemediğini düşünerek endişeleniyor
Çocuk ve Ergen Psikiyatrı Dr. Yankı Yazgan ise yaptığı konuşmada “Gezegenin ve ekosistemlerin korunmaması çocukların bu konuda kaygı duymasına sebep olabiliyor. Çünkü çocukların kendileri için çok değerli bir bilgi ve gelişim kaynağı olan ve yeni keşiflere imkân veren doğayla çok güçlü bir bağları var. Burada en temel endişe kaynağı ‘yetişkinlerin dünyayı, doğayı ve çevrelerindeki insanları önemsemediğini’ düşünmeleri. Ebeveynler her ne kadar çocuklarının endişelenmemesi için korumacı bir tavır takınsa da çocuklar bunu ‘önemsememek’ olarak algılıyor. Anne-babalar harekete geçmeleri noktasında çocuklarına destek vermek istemekle onlara fazla sorumluluk yüklememek ve hayatlarına daha fazla stres katmamak arasında kalıyor, sonuçta çocuklarını iklim krizi gibi korkutucu gerçeklerden uzak tutma yolunu arıyorlar. Ancak çocuklarına çevre bilinci aşılamak isteyen aileler öncelikle çocuklarının onları örnek aldıklarının bilincinde olmalı. Çocuklar birçok alışkanlığı ve bilgiyi yakınlarındakine bakarak görerek, yaptıklarını tekrar ederek kazanırlar. Çocukların inandıkları konularda harekete geçmelerine olanak sağlayacak ve teşvik edecek olanlar da anne-baba ve öğretmenler başta olmak üzere yetişkinlerdir. Bu karmaşık duyguların üstesinden gelmeleri için yapılacak en önemli şey ise çocuklarla bu konuları konuşmak ve doğayı ve gezegenimizi önemsediğimizi gerçek ve fark yaratan adımlarla onlara göstermek” diye konuştu.
Her 10 çocuktan 9’u doğayı ve başkalarının iyiliğini önemsiyor
Öte yandan OMO ve Global Action Plan’in İngiltere ve Türkiye’de 7-18 yaş aralığındaki çocuklarla yaptığı araştırmaya göre* her 10 çocuktan 9’u doğayı ve başkalarının iyiliğini önemsiyor. Türkiye özelinde bakıldığında öne çıkan bazı veriler ise şöyle:
“Hem Türkiye’de hem İngiltere’de çocukların kendileri için seçtiği en önemli değer “iyilikseverlik”; Gezegenimizin karşılaştığı iklim krizinin farkında olan çocukların yüzde 70’i kendi gelecekleri için endişeleniyor. 7-10 yaş aralığında çocukların yüzde 75’i başkalarının da kendileri gibi doğayı önemsediğini düşünürken, 16-18 yaşlarına gelindiğinde bu oran yüzde 14’e düşüyor. Çocukların yüzde 57’si çevresindeki yetişkinlerin bu konuda hiçbir şey yapmadığını düşünüyor. Bu durum da çocukların yüzde 48’inin rol modeli olarak gördüğü yetişkinlerin doğayı önemsemediğini düşünmelerine yol açıyor. Çocuklar yaşları büyüdükçe gezegeni korumak için attıkları iyilik adımlarının sadece kendi çabalarıyla bir etkisi olmadığını düşünerek ‘eylemsizliği’ tercih etmeye başlıyor. Her 10 ebeveynden 7’si çocuklarının dünyadaki sorunlarla ilgili endişelenmesini istemiyor, yarısından fazlası da çocuklarını bu sorunlardan korumak istiyor.”
Yorumlar (0)
Bu haberi okuyanlar bunları da okudu.