Uluslararası Göbeklitepe Kısa Film Festivali’ne 79 ülkeden 953 film katıldı
Bu yıl 2’ncisi düzenlenen Uluslararası Göbeklitepe Kısa Film Festivali’ne 79 ülkeden 953 film başvurdu. Çok sayıda akademisyenin jüri olarak görev aldığı festivalde dereceye giren filmlerin yönetmenlerine ödülleri verildi.
Şanlıurfa’da bu yıl 2’ncisi düzenlenen Uluslararası Göbeklitepe Kısa Film Festivali’ne 79 ülkeden toplam 953 film başvurdu. Çok sayıda akademisyenin jürisinde yer aldığı festival iki gün sürdü. Yönetmen ve oyuncularla söyleşilerle başlayan festival, gala gecesi ile son buldu. Galada dereceye giren filmlerin gösterimi gerçekleştirildi. Birinciliği Yönetmen Erkan Seçkin’in Örüntü isimli kısa filmi elde ederken ikinciliği Özer Kanburoğlu’nun Yılkılar, üçüncülüğü ise Orhan Dede’nin Arayış isimli kısa filmi kazandı.
Festivale 79 ülkeden 953 film katıldı
Haliliye Belediyesi Recep Tayyip Erdoğan Kültür Merkezindeki galanın açılış konuşmasını yapan Habip Çadırcı, “Film festivalimize 79 ülkeden toplam 953 film başvurusu yapıldı. Festival filmlerini akademi ve sanat dünyasından önemli isimler değerlendirdi. Ülkemizin farklı üniversitelerinden sinema akademisyenleri ve sinema eleştirmenleri festival jürisinde yer aldı” dedi.
Şanlıurfa dünyada kendinden söz ettiren bir destinasyon merkezi
Bu tür etkinliklere destek vermeye devam edeceklerini söyleyen Haliliye Belediyesi Basın ve Halkla İlişkiler Müdürü Ahmet Hamdi Çiçek, “Göbeklitepe’nin tanıtımı açısından çok önemli bir etkinlik. Siz sinemaseverler de bu etkinliğe yüksek bir şekilde katılım gösterdiniz. Taş tepeler projesiyle Şanlıurfa tarihi, kültürü, gastronomisiyle dünyada kendinden söz ettiren bir destinasyon merkezi haline geldi. Bu etkinliklere de yerel yönetimler olarak, Haliliye Belediyesi olarak bizler de destek veriyoruz” ifadelerini kullandı.
Dünyanın bir çok tarihi yerinde olduğu gibi Göbeklitepe’deki taşların üzerinde de 3 çanta olduğunu söyleyen Şanlıurfa Büyükşehir Belediye Başkanı Zeynel Abidin Beyazgül, “Göbeklitepe’de bir taşın üstünde 3 tane çanta var. Bu tarihte bu çantalar niye var, bu çantalar ne için var? Küçük küçük çantalar. Çantalarda ne saklanır, bilgi saklanır, belge saklanır, değil mi? Peki niye 3 tane çanta diyorum? Kendim tasvir ediyorum, onu söyleyeyim. Belki diyorum biri dünyevi bilgidir, insanın kendisine ait bilgidir. Biri coğrafyaya ait bilgidir. Bir başkası da manevi bilgiler olabilir diyorum, yani ben 3 tane çantayı simgelerken. Peki bu gördüğünüz çantalar başka nerede var? Bakıyorsunuz ki aynı çantalar Sümerlerde var, aynı çanta Mısırlılarda var. Ayı çanta, hiç değişmemiş. 12 bin yıl önce bu çanta var. Nedir bu çanta? Orada harfler var, düzgün yapılmış. Statik var, eser var, bir çok şey var. Demekki ilk insan bir bilgiye sahip bir kere, eğer bunlar ilk insan ise. Biz tarihin sıfır noktası diyoruz, ilk insan ise bir bilgiye sahip” şeklinde konuştu.
Kayıp binlerce yıl Şanlıurfa’da ortaya çıkacak
Mısır medeniyeti ile Göbeklitepe arasında kayıp yıllar olduğunu söyleyen Beyazgül, “Peki geçmişe gidelim, bakalım. Geçmişe gittiğimiz zaman Göbeklitepe bulunmadan evvel nereye kadar gidiyorduk, Stonehenge kadar gidiyorduk. Peki Stonehenge neyi anlatıyor, Stonehenge’den bir şey anlamıyoruz ama orada taşların dizildiğini, bir şeyler yapıldığını gösteriyor ama Göbeklitepe gibi gizem ve sırlara sahip değil. Hadi Stonehenge’yi atlatalım. Milattan önce 4 bin 500’lü yıllara kadar gittik. Mısırlılardan döndük, 12 bin yıl önce Göbeklitepe’ye geldik. Peki arada kayıp yıllar var. 7-8 bin yıl kayıp. Bu yıllar nerede? Eğer Göbeklitepe bir toprağın altından çıkmamış olsaydı biz 12 bin yıl öncesini de bilmeyecektik. Demekki bu kayıp dönem, kayıp zaman da var. Bu kayıp zaman da bana göre işte bu Taş Tepeler dediğimiz tepelerin altında çıkacak. O zaman Şanlıurfa 12 bin yıl öncesine kadarki zamanı aydınlatacak bir tarihi esere, tarihi bir birikime sahip. Dünyada başka yer sahip mi, yok” dedi.
Dünyanın dört bir yanından filmler katıldı
Jüride yer alan Harran Üniversitesi Radyo ve Televizyon Programcılığı Programı Öğretim Görevlisi Dr. Ferhat Kaçar, "Dünyanın öbür uçlarından, yani Afrika’dan Asya’ya, Asya’dan Uzakdoğu’ya, Amerika’ya Brezilya’ya, Meksika’ya, Etiyopya’ya kadar her yerden filmler katıldı. Filmler önce ön jüri grubumuzdan geçip sonra ana jüri tarafından filmler seçildi. Bu gün de Göbeklitepe Film Festivalinin sonuna gelmiş bulunmaktayız, ödüller dağıtıldı. İlgi de olabildiğince güzeldi. Filmlerin son dönemlerde kalitesinin yükselmesi ve yarışmaya fazla kişinin katılmış olması bizi ziyadesiyle memnun etti” ifadelerine yer verdi.
Festivalin koordinatörlüğünü yapan Atatürk Üniversitesi İletişim Fakültesi Radyo, Televizyon ve Sinema Bölümü Öğretim Görevlisi Doç. Dr. Serhat Erdem, ”Koordinatörlüğünü yüklendiğimiz bu festivalde bizlere destek veren öğrencilerimiz, akademisyen arkadaşlarımız ve başkanımız ve sponsorlarımıza teşekkür ediyorum. Elimizden geldiğince fazla çalıştık. Yaklaşık 40’a yakın akademisyen hem ön jüride, hem de ana jüride bu filmleri seçebilmek için bizlere yardımcı oldu. Güzel bir festival oldu” dedi.
Festivalde Örüntü isimli kısa film ile birinci olan Yönetmen Erkan Seçkin ise güzel bir organizasyon olduğunu belirtti.
Urfa’nın Türk sinemasında önemli bir yeri var
Festivali ve dereceye giren filmleri değerlendiren Harran Üniversitesi Radyo ve Televizyon Programcılığı Programı Öğretim Görevlisi Mehmet Hazar, "Urfa’da bir film yarışmasının, festivalinin yapılması önemli çünkü Urfa Türk sinema tarihinde çok önemli bir şehir. Türk sinemasının 8-10 önemli filmini sayın desek en az 4-5 tanesi Urfa’da çekilmiştir. Dolayısıyla aslında bu tür etkinlikler Urfa için gecikmiş sayılır. Bu etkinlikleri o sebeple önemsiyorum. Filmleri beğendim. Festivalde biraz kurmaca ve belgesel karışık alınmış ve değerlendirme birlikte yapılmış gibi ama bu gibi aksaklıklar ileriki yıllarda düzelecektir. Daha derli toplu etkinlikler olacaktır diye düşünüyorum. Bu daha ikinci yıldır, dolayısıyla umarım bu festival gelişerek, daha kurumsallaşarak devam eder” diye konuştu.
Yorumlar (0)
Bu haberi okuyanlar bunları da okudu.